SOSYAL MEDYA KÜLTÜRÜ

(Sosyal Ağlar)

                                               (yeni medya düzeni)

Sosyal medya insanlar arasında haberleşmeyi, buluşmayı ve kendileriyle ilgili haber ve fotoğrafları paylaşmaya yarayan elektironik ortamdaki sokaklardır. Nasıl sokaklarda her şeyi yapamazsak sosyal paylaşım sitelerinde de her şeyi yapamayız. Toplumun genel kanılarına, kültürel degerlerine, düşünce ve inanç şekillerine, kişisel haklarına saygılı olmak durumundayız.

Farkında olunarak veya olunmayarak insanların istemediği haber, fotoğraf, mesajlar, pornofik içerikli görsellerin duvarlarda paylaşılması, ticari ve siyasi mesajların yoğun bir şekilde yayınlaması sosyal ortamları sevimsiz hale getirmektedir. Bu sevimsizlikleri aşmak için, biraz dikkat etmek sosyal ortamları daha sevimli hale getirecektir.

Bu ortamlara insanlarımız daha yeni girmişlerdir, burada yeni bir kültür oluşmaktadır, nasıl normal hayata kendimizi sunuyorsak, insanlar için sosyal paylaşım siteleri de kendilerini yeni bir sunum imkanı vermektedir. Buradaki acemilikler ve insanların birbirlerine yakınlaşma zamanı normal yüz yüze iletişime göre daha hızlı olmaktadır. Bu durumda buradaki acemiliklerin kolay aşılmasına neden olmakta iletişimin bir gerilim olmadan bir sohbet olmasına neden olmaktadır.

İnsanlarımızın bazen gereginden fazla nazik, gereginden fazla Ahlak ve adalete dayalı mesajlarını yapmacık bulanların olduğunu görüyorum ve duyuyorum. Demek ki insanlarımızın hayattan böyle bir beklentileri var, yada bu konularda zaafiyetleri var ki buralara taşıyorlar, paylaşıyorlar. Bunun adalete ve ahlaka katkısının olacağını düşünüyorum. Zaten sosyal medya Ahlak ve adalet tesis edilsin diye kurulmamış, insanlar boş zamanlarında birbirleriyle paylaşımlarda ve iletişimde bulunsunlar, araya giren ayrılıklar nedeniyle kopan bağlar tekrar tesis edilsin, ne yapıp ettiklerinden haberleri olsun eşin dostun, diye kurulmuş kanaatindeyim.

Burada bazıları öne çıkmaktadır, bu çıkışlar bunların lider karakterlerine bağlanabilir, burada bazı popüler kimselerin silik kaldığı da gözlenmektedir, bunun nedeni ise normal medya kanallarında kendilerini iyi sunarken sosyal medyada iyi sunamamalarının yanı sıra, burada herkesin eşit oluşu ve düşüncelerini özgürce ifade ederek popüler olanların önüne geçmesi, birazda akıl işdir. Burada bir öz hazırlık söz konusu degildir, hemen dogal olarak cevap verilir, buda sizin bilgi birikiminizin göstergesidir. Öyle makalelerle, öyle paylaşımlarla karşılaşıyorum ki verdikleri mesajların kopya veya alıntı olsa dahi seçimle buraya taşıdıkları kendi istekleriyle paylaştıkları düşünülürse çok güzel seçimlerdir. Bu durum sosyal medyanın niteliğini artırmakta ve düşünce alış verişine katkı sunmaktadır diye düşünüyorum. Şu bir gerçek yeni bir sosyal ortam oluşuyor, en muhafazakarından, en modernine kadar, en faşistinden, en koministine ve demokratına kadar, en liberalinden en sosyalistine kadar, en içine kapalı olandan en dışa dönük olanına kadar bu ortamdalar ve birbirlerine katkı sunduklarını görüyorum. Birbirlerine de tahammül ettiklerine, hoş görü gösterdiklerine de tanık oluyorum, seviniyorum toplumumuz adına insanlık adına….

İnsan olduğumuzu unutmadıkca, sosyalleşiriz. Fikri Adil

Sosyal medyanın sansürcüsü yok, sosyal medyanın yönlendirme haberlere ihtiyacı yok, amiri yok memuru yok burada halk var, sade vatandaş olarak düşüncelerini inançlarını paylaşmaktalar. Sosyal paylaşım sitelerinde dentleyici yok sorumlu yok, ama insanlarınzın sorumluluk duygusu var, kendi kendilerini kontrol ediyorlar. Şahsen ben 5-6 senedir sosyal paylaşım sitelerindeyim, en az 3-4 bin kişiyle karşılaştım ancak içlerinden 4-5 sorunlu çıktı. Onları da hoş görüyle karşılıyorum Sorun çıkartanlardan birisi, eş cinsel talepte bulundu, diğeri çıplak halde fotoğrafımı istedi kadındı, öbürü erkekti çıplak fotoğrafını paylaşmıştı onun dışında pek sorunla karşılaşmadım. Bunları da yasakladım oldubitti. Ama ulaşılmak istenirse, jigoloya da, fahişeye de ulaşılabiliyor, bunları da sorun olarak algılamıyorum, tatmin olmayanların arayışları olarak degerlendiriyorum. Ama güvenliği konusunda kaygılarım var dikkatli olmayı öneriyorum bu tür ayayış içinde olanlara…

Sosyal medyanın insanı normal hayatın dışına çıkardığını, dolayısıyla duyarsızlaştırdığı düşünenlere ve konuşanlara gelince, bir yerde haklılar, bir yerde haksızlar diye düşünüyorum. Haklılar, dengeyi kuramayıp da sürekli internetin başında olan bir karımız, kocanız, babamız, annemiz, kerdeşimiz, sevgilimiz olsun istemeyiz degil mi, biz istemediğimiz durumları sevdiklerimize de yaşatmadığımızda sorun olmaz sanırım. Ekrana kitlenip de esir olmak veya olmamak bizim elimizdedir.

Alışkanlık edinmesi üzerine durulmakta, günümüzün en yayğın alışkanlığının ise internet alışkanlığı olduğu konusunda görüşler beyan edilmektedir. Alışkanlığın iyisi ve kötüsü olduğu aşikardır. Kahve alışkanlığı, oyun alışkanlığı, futbol alışkanlıklarıyla değerlendirdiğimizde internet alışkanlığı ise masum bir alışkanlıktır. Hele hele alkol, uyuşturucu maddeler, kumar ve seks düşkünlüğü alışkanlığı gibi alışkanlıklarla kıyaslanmayacak kadar mahsum bir alışkanlıktır. Ama alışkanlıkların en mahsumu bile, kitap okumak, siyaset yapmak, bir dini cemaate katılmak bile olsa, bir manzarayı seyretme alışkanlığınız bile olsa sizin, benim kişisel ve toplumsal sorumluluklarımıza mani olduğu vakit sorunlu alışkanlıktır ki, kendimizi uzak tutmamız gerektiğini anlayabilirsek, alışkanlıklarımızın yüzünden ne biz neden kimse mağdur olmayacak, normal hayatımız devam edecektir. Her şey bir denge gerektiriyor, gece sabahlara kadar internet, sabah işe kalkama ve işte sorun, karın senden ilgi beklesin sen iternette gezin sorunun dikalasını yaşarsın. İnternet alışkanlığını aşmanın yolu hayatı ve zamanı paylaşmaktan geçiyor, siz ne kadar zamınınızı internete ne kadar zamanınızı başka şeylere ayırıyorsunuz, cevabı sizde, 3-5-8 sorun tırmanıyor, alışkanlığınız belanız olacak demektir.

İnterneti ve sosyal medyayı tehlike bulanlara gelince, onlara bir çift sözüm var. Arkadaş sen inancına karşı tehlikeli buluyorsan inancın zayıf demektir, sen namus konusunda tehlikeli buluyorsan güven sorunun var demektir. Kendini hiç sınamadan her şeyden uzak durarak ne inancını yaşayabilirsin, nede namus konusunda, iffetli yaşam konusunda kendinden ve başkalarından emin olabilirsin. Sosyal medyayla birlikte içe kapanma dönemi bitmiştir, karımıza veya kızımıza kapını kapat, dışarı çıkma yasakları dönemi sona ermiştir. Çünkü İnternet bağlantısı olan her yer artık sokaktır. Güven kazanmak için güven vermek gerekir, iffetli davranış beklemek için iffetli davranmak gereklidir. Yasaklar aşılıyordu hep, bundan böyle daha kolay aşılır hale gelmiştir. Yasak yerine özgürlüklerin sınırından bahsetmeliyiz artık.

Sosyal medya insanlara özgürlükler alanı açmıştır, bunu tehlikeli bulanlar bile sevinçle karşılamaktadırlar, bu nedenle bu özgür ortamın bozulmaması için özgürlük sınırlarına dikkat etmeyi öneriyorum ve düşünsel paylaşımlara agırlık vermek dilegiyle selam ve sevgiler…

Size küçük dar kapsamlı bir araştırma sonucu veriyorum,”kullanıcı beklentilerini görmek için, bakmanızı öneririm.

Arkadaşlara sosyal medya ile ilgili bazı sorularım oldu, cevaplarını sizinle paylaşıyorum.

1- Sosyal medyada bulunma amacınız nedir?

Bulunma amacım gündemi takip etmek, birçok kişi ile aynı anda iletişim kurabilmek ve fikirlerimi oldukça çok kişiye sunmak. E.A

Can sıkıntısından güncel haberler ve arkadaşlarımız olduğu için varız.. B.A

Haberleşmeyi, tanıdıklarımı bulmayı, düşüncelerimi yaymayı sağladığı için tercih ederim. H.B

Başkaları ve tanıdıklarımın bulunduğu için bulunuyorum. Y.B

2- Sosyal medyada sizi en çok rahatsız eden üç şey nedir?

Beni en çok rahatsız eden şey güvenlik zafiyetleri ve abuk sabuk reklam paylaşımlarıdır. E.A

Siyasetten anlayan anlamayan herkesin politikacı kesilmesi, haberleri yorumlaması çamur atan paylaşımlar.... B.A

İllegal örgütlerin fanları, reklam ve oyun siteleri. Y.B

Duvarımda ticari reklamların paylaşılması, Sürekli oyun istekleri gönderilmesi, Kendi siyasi üslubunu dayatan ve karşı siyasi düşüncelere saldıran paylaşımlar. H.B

3- Sosyal medyanın özgürlük sınırı ne olmalıdır?

Sosyal medyanın özgürlük sınırı bir başkasının özgürlüğüne müdahale edilmesi. ( bir tartışma ortamında üsluba uygun konuşmana rağmen adminle aynı fikirde değilsen o sayfa veya duvardan engel alıyor ve sessizleştiriliyorsun bu da fikir özgürlüğüne engeldir. E.A

Özgürlük sınırı youtube gibi siteleri yasaklamış bir ülkede bana özgürlükten ve medyanın özgürlüğünden asla bahsetmeyin.... B.A

İnsanlar kendi sınırlarını kendileri belirlesinler isterim. H.B

Buraya müdahale özel hayata müdahaleyle eş degerdedir. Y.B

4- Sosyal medya sansürlensin, kontrol edilsin ve buradaki aşırılıklar engellensin istermisiniz?

Sansüre karşıyım insanlar özgürce istediklerini yapabilir bir başkasının hakkına ve özgürlüğüne engel olmadıkça, bunun dışında ki denetimler özel hayata müdahale gibidir. E.A

Zaten sansürlüyüz... Sıkıysa aykırı bir paylaşım yapın bakalım. B.A

Aşırılıkları kullanıcılar rahatsız oldukca engeller, sansür bu ortamda olmasın isterim. H.B

Böyle iyi müdahaleye gerek yok. Y.B

5- Sosyal medya sizce ne kadar önemlidir?

Sosyal medya çağımızın en büyük iletişim araçlarından, binlerce kişi bir anda organize olabilir. Bu avantaj ya da dezavantaj teşkil edebilir ama sonuç olarak kitlelerin kabul ettiği bir olay yahut durum ise onlara da saygı duymak gerekir. Bu nedenle iletişim bakımından önemli bir alan, bir de ucuz bir mekanizma bu nedenle önemli buluyorum. E.A

Doğru kullanmayı bildikten sonra çok önemlidir. B.A

Önemi, kullanımındaki kolaylık ve ucuz haberleşme, fotoĞraf depolama, paylaşma, haberlerin normal medyada yayınlanamaması durumunda haberin sosyal medyada paylaşılarak duyurulması, biz kullanıcıların içerikle katılmamız sosyal medyı önemli hale getirmektedir. H.B

Hayatımda çok önemli bir yeri yok. Y.B

6- Ticari ve siyasi içerikli paylaşımlar sizi rahatsız etmekte midir?

Ticari reklamlar, siyasi paylaşımlarda karşı düşüncenin liderlerine hakaret ve kişisele saldırılar. H.B

Ticari ya da siyasi paylaşımlar illaki olacak ki olmalı da bence sonuç olarak zaman fırsat zamanı. E.A

Evet çok rahatsız ediyor arada da yalan ve aslı olmayan yandaş siyasi paylaşımları okudukça fıkra okuyorum sanıp kahkalarla gülüyorum.. B.A

Evet ediyor, ama insanların kendilerini ifade ettiklerini düşündüğüm için hoşgörüyle karşılıyorum. Y.B

7-Sosyalleşemeyenler acısından sosyal medya bir çıkış noktası olabilir mi?

Sosyalleşemeyenler için sanal bir avuntu olur ancak çok büyük bir çıkış noktası değil. hatta reel hayatı engelleyebilir ki bu bir hastalık olur. E.A

Evet olabilir değil de oluyor diyelim... B.A

Sosyalleşemeyenler için bir sosyalleşme ortamı olabilir, ama yüz yüze görüşmenin yerine geçmesi zor görünüyor. H.B

Evet, burası onlar için bir aşma, alışma ortamı olabilir ve normalleşmelerine katkı sunabilir. Y.B

8-Paylaşılan özel bilgilerin kötü niyetle kullanma ihtimali var mıdır?

Paylaşılan özel bilgilerin kötü niyetle kullanılmasına rastlamadım. H.B

Bilgi paylaşıldıkça güzeldir ve anlam kazanır, kötü niyet her zaman mevcut her ortamda. E.A

Evet var, Memurlar neden cezalar alıyor. Takipteyiz diye düşünüyorum, güvenliğimiz yandaşların elinde. B.A

Benim resmimle ne yapabilir ki, zaten çogu şey benim kontrolümde… Y.B

9- Sınırları ve duvarları aşan bu iletişim kanalının insanlığa olumlu olumsuz katkısı nedir?

Olumlu ve olumsuz çok detay olabilir saymak zaman kaybı ama bence olumlu olanları daha fazladır. E.A

Olumlu tarafı yalnız değilsiniz dostlarınız hep yanınızda Olumsuz tarafı kötüler çoğunlukta....Sinir ve stres cabası...B.A

Olumlu yanları eşiniz dostunuz yanı başınızda, fotoĞraflarını görüyor onlarla yüz yüze haberleşiyorsunuz, olumsuz yanları ise paylaşımlarda ki luzumsuzluklar ve çok sayıda oluşu. H.B

İletişim ve haberleşme önemlii, duymak istemediğiniz şeyleri duymanız, görmek istemediğiniz şeyi görmeniz rahatsız edebilir, ama iletişimin, reklamın, yönlendirme haberlerin bu kadar çok olduğu ve bize ulaştığı zamanda bunları ayırabilme yetenegimiz olmalıdır, diye düşünüyorum Olumlu katkıları daha çok.. Y.B

10- Sosyal medyanın geleneksel kültürlere katkısı varmıdır varsa nedir?

Kültür yozlaşmasına sebep olabilir, doğru ve bilinçli kullanmak ve dozunu iyi ayarlayarak sanal bir ortam olduğunu unutmamak gerek. E.A

Geleneksel kültüre faydası var tabiki.....İl ve ilçeler gelenek ve kültür bakımından çok farklı ben ilçeler arasında ki uçurum gibi farkları sosyal medyadan öğreniyorum Sanal ortam olduğunu ve herkesin 9 aylık olduğunu unutmamak dileğiyle teşekkürler . B.A

Haberleşme ve iletişimin uygun kullanımda kültüre mutlaka katkısı olur. H.B

Mutlaka olumlu katkıları olur, her şeyin kullanım amacı vardır, sizin amacınız kültüre katkı sunmaksa sosyal medya en uygUn alandır. Y.B

Verdiğiniz cevaplar için teşekkürler, bunları izninizle yayınlıyorum.

www.vatandasfikri.com   Hüseyin Benek