DÜNYA ve TÜRKİYE’NİN TEKNOLOJİK HALLERİ!!
Teknoloji Yarışı ve Biz!!!
Çin, robot devriminde dünyayı geride bıraktı, boks yapan insansı robotlar, patlamış mısır servis eden mekanik kollar ve insan olmadan üretim yapan karanlık fabrikalar, bunlar yapıldı daha fazlasını yapacaklar... Peki, bu yeni endüstriyel devrim, küresel güç dengelerini nasıl altüst edecek? Biz bu soruyu sorulmamış sayalım, seçilmiş belediye başkanlarına operasyona devam edelim, siyasal çekişmeleri dünyanın en önemli işi sayalım.. Yarın hangi muhalefet belediyesine operasyon yapalım gündemimiz bu olsun… Böylece teknoloji yarışından kopalım..
Çin de geçen Ağustos ayında, Dünya İnsansı Robot Oyunları'nın açılış gösterisi yapıldı, geleceğe dair bir ön gösterim gibiydi. Droidler futbol oynuyor, engelli parkurları aşıyor ve hatta birbirleriyle dövüşüyordu. Birde buna fiziksel ortamlar yüklenmiş yapay zekalar yüklenirse, artık üretim ilişkilerinde insana daha az ihtiyaç duyulacak demektir.. Emek, sermaye üzerinden yapılan ekonomik paylaşım yerine nasıl bir ekonomik model getirilebilir? Yok, yok soru sormayalım, gelin Cumhurbaşkanlığı yolunda daha kaç aday daha telef olacak onu konuşalım… Biz konuları tartışırken, bu konuda yarışan iki ülke var, Amerika Birleşik Devletleri yazılım, gelişmiş çipler ve temel araştırmalarda hala liderliğini korusa da, Çin; donanım, tedarik zinciri, seri üretim ve en önemlisi devlet desteği konularında arayı fersah fersah açıyor. Biz ne yapıyoruz, bütün kaynaklarımızı bina yapmaya harcıyoruz… Hükümet, konagı, Adliye Sarayı, emniyet Sarayı, Külliye, İbadethane, bakanlık binaları, genel müdürlük binaları, bunlar ne üretiyor? Bak sen gominist mi, anarşist mi, hain mi, dış güçlerin maşasımısın, sürekli soru soruyor kafamızı karıştırıyorsun… Kafamız karışmasın, o zaman sayılara bakalım dünya ne yapıyor, biz ne yapıyoruz? Yine soru, yine soru!!! Biz alışkın degiliz…
Uluslararası Robotik Federasyonu'nun (IFR) en son yayınladığı rapor, durumu net bir şekilde gözler önüne seriyor: Çin, geçtiğimiz yıl tek başına fabrikalarına kendi üretimi olan yaklaşık 300 bin yeni endüstriyel robot kurduğunu görüyoruz… Aynı dönemde ABD fabrikalarına sadece 34 bin robot kurulumu yapabilmiş, bunun çoğunluğunu da Japonya ve Avrupa dan ithal ederek… Bir soru daha sorayım mı, CHP’nin adayı kim olabilecek? İşte şöyle bize böyle sorularla gel…
Oysa bu rakamlar, sadece bir istatistik değil, aynı zamanda küresel üretim/imalat haritasının yeniden çizildiğinin de bir kanıtıdır. Ayrıca bu robotların askere dönüştürüldüğünü düşünsenize, bunlardan 10.000 askeriniz var?!?! Düşünmek bile istemiyoruz degilmi? Gelecek 10-15 yıl içinde kaç tane robot asker olacak, bunlar kimin elinde olacak, bu robotlara sahip ülkeler nasıl bir gelişme ve güç sağlayacak? Soru sormazsak, Ankara Kazım Karabekir caddesinde, Eskişehir Yolundaki binalara, Hipodromun oradaki binalara bakar bakar, nasıl da gelişiyoruz diye caka satarız… Elin oğlu 34.000 robot yapar, teknolojisine teknoloji, yapay zekasına zeka, robotuna yapay zeka, yazılımına yazılım, ciplerine cip, alternatif, yenilenebilir enerjisine enerji katarken… Bizde bilimsel, teknolojik uykuya dalarız, uyandığımızda Dünya başka bir hal almış, onlar uzay cagını yaşarken, biz daha 1850’lerdeki sanayi devrimini yaşıyor olabiliriz… Demem o ki?!!!
Osmanlı imparatorluğumuz, kötü yönetimlerin etkisi olsada, beklide sanayi devrimi yapamadığımız için battı, Cumhuriyetimizi de bilişim, yapay zeka, robot devrimi yapamadığımız için kaybetmeyelim der!?!? Bu insanlar neden başarıyor da, biz neden başaramıyoruz, sorusunu sormamız gerekirken?!? İsrail bize saldıracak mı, PYD silah bırakacak mı, yarın hangi belediye başkanı gözaltına alınacak, içerdeki siyasi tutuklular ne zaman bırakılacak? Soruları yerine şu soruyu sorduğumuzda bizde yapay zekalı robot teknoloji yarışına girebiliriz… Bunlar nasıl yapmışlar, nasıl oluyorda onlar yapıyor, biz yapamıyoruz? Soru sormazsak, cevap aramayız, cevap aramazsak, cevap bulamaz, sorunları çözemez, teknolojik gelişme yarışında yerimizi alamayız.. Muasır (Cagın gereği), medeniyet (uygarlık) yarışından, seviyesinden koparız… Çin bu başarıyı nasıl yakaladı? Bu sorunun cevabını doğru bir şekilde bulursak, biz neden başaramıyoruza cevap olabilir…
Verilen Genel Cevap Şu!! Shenzhen'den Hangzhou'ya kadar uzanan ve "mühendislik uygulama toplulukları, Araştırma- Geliştirme Atölyeleri’, olarak adlandırılan inanılmaz verimli bir ekosistem kurmaları, buralarda liyakat, ehliyet sahibi personel yapısı oluşturmaları, bu alandaki başarıyı getirdi diyebiliriz... Bunları ne için yapıyorsunuz sorusu sorulan Çinli bir yönetici, Çin ve yapay zeka araştırmalarını yöneten Selina Xu, bu durumu "ayaklarımızın altındaki zeminin kaydığını hissettik" sözleriyle cevap veriyor.. Biz ayaklarımızın altındaki zeminin ne zaman kaydığını fark edecegiz? Fark edip bizde teknoloji bölgesi ne zaman kuracağız!?
Bu teknoloji bölgelerinin en önemli özelliği nedir derseniz, dünyanın en deneyimli üretim iş gücü burada, parlak mühendisler burada ve cesur girişimciler ile bu insan kaynagını burada, bunları bir araya getirmişler. Bir robot geliştirmek için gereken aktüatörlerden sensörlere, pillerden en küçük vidaya kadar her şey, bulunabilecek bir ortam oluşturulmuş. Bu ortam, yeni kurulan bir şirketin bile aylar içinde prototipten on binlerce birimlik seri üretime geçmesine imkan tanıyor. Ayrıca vergi istisnası, enerji destegi, akademik, mühendislik destegi, projelere kaynak destegi, hammadde temininden, üretim, imalata, imalattan pazarlanmasına her aşamada devlet destegi, denetimi… Sonuç 34.000 aşan nitelikli robot… Üstelikte hammadde, imalat, Pazar koordinasyonu saglandığı için maliyeti düşük bir şekilde, dünya pazarlarına sunulmaya başlıyor… Örneğin, Çinli Unitree firması, geçtiğimiz yıl 16 bin dolara sattığı insansı robotun yeni daha gelişmiş versiyonunu R1'i bu yıl 6000 doların altında bir fiyatla piyasaya sürmeye başladı. Bu fiyatlar, on binlerce dolara mal edilen batılı rakiplerin ürettiği robotlar, Çin ile nasıl rekabet edebilir ki? Robot ve yapay zeka konusundaki şu tahmin, toplumların yeni yarış alanının bu olacağını bize şimdiden söylüyor, biz ne anlıyor muyuz, ondan emin degilim… Bu konuda yapılan bir analize göre, 2050 yılına kadar dünyada 648 milyon yapay zeka ile desteklenmiş robotun olacağını öngörüyor. Bu robotlar, üretime girecek ve kendilerinden daha iyi, daha ucuz ve daha hızlı yeni robotlar, insan üreterek kalıcı bir üretim avantajı ve devasa bir ekonomik potansiyel böylece bunları yapan toplumların zenginleşmesine neden olacak… Biz ne yapacağız? Bunu 25 yıldır ülkeyi yöneten hükümete sormak lazım…
Robot yarışı henüz yeni başladı, buna yapay zeka yarışını eklersek, toplumlar bu alanda yarışacaklar, burada acık ara Çin tam gaz ilerlerken, Batı geride kalıyor, biz daha hazırlık aşamasındayız, onlar parkurun yarısını koşmuşlar… Gerekli adımları atmazsak, 21. yüzyılın en belirleyici teknolojisine hakim olan Çin, bu alanda yatırım yapan başka toplumlar, sadece fabrikaları değil, geleceği de şekillendirecek. Ve o gelecek, büyük ihtimalle Robot, Yapay Zeka ile gelecek… Şu anki bilgilere göre bu gelecege Çin damgasını vuracak gibi…. Son soru CHP ne zaman iktidara gelecek, yok yok CHP’nin adayı kim olacak, Bu aday seçime kadar ‘telef’ olacak mı, saf dışı nasıl bırakılacak, yargılamaylamı, komplolarlamı? Hey gidi akıl, hep Çinde degil, ABD de degil, gel ne olur birazda Türkiyemizde takıl… Selam ve Saygılarımla.. Halimizden notlar…
Hüseyin Benek – 14.10.2025 – vatandasfikri.com
Kaynaklar
1* Gülay ERDEMLİ - https://www.karar.com/yazarlar/gulay-erdemli/cin-robot-devriminde-dunyayi-geride-birakti-1605495
|
