İÇERİK Detay YAZARLARIMIZ
:: Anasayfa
:: Haberler
:: Yazarlar
:: Sesli Makale
:: TARIM
:: ÇEVRE/DOGA
:: KENT ve YAŞAM
:: SAĞLIK
:: BİLİMSEL GELİŞMELER
:: İNANÇ
:: SİYASET
:: ÇALIŞMA HAYATI
:: DÜŞÜNSEL
:: TOPLUMSAL
:: SAGLIK İÇİN SPOR
:: KİŞİSEL GELİŞİM
:: EKONOMİ
:: EGİTİM
:: YARGIDAN
:: GÜVENLİK
:: TEKNOLOJİ
:: HOBİLER
:: MAĞAZİN
:: TOPLUMSAL YÖNLENDİRME HABERİ
:: DOGAL AFETLER
:: ULUSLARARASI(DİPLOMASİ)
:: KÜLTÜR-SANAT
:: İNSANLIK
:: TARİH
:: İLETİŞİM
Genç Yazarlarımız
Reklam

İMAN ETMEDİKCE CENNETE GİREMEZSİNİZ, BİRBİRİNİZİ DE SEVMEDİKCE İMAN ETMİŞ OLAMAZSINIZ!

H.z. Muhammed


Adrese Git
LİDERLERE BAKIŞ AÇISI

LİDERLERE BAKIŞ AÇISI

Her anlaşma, her siyasi hamle hudeybiye anlaşması ile ilişkilendirilmemeli ve örnekler peygamberler üzerinden
verilmemeli, çağımızın liderleri o peygamberlerin yerine konulmamalıdır ...

Firavunun sarayında ki hz Yusufa'da vahiy geliyordu, firavunla savaşan hz Musaya'da. Yaptıkları her iş Allahın izni, yönlendirmesi ve isteği ile yapılıyordu. İnsanlar onlardan örnek almalı lakin kendilerine vahiy gelmediğinin de farkına varmalılar. Firavunun sarayına girip onlarla mücadele edeceğiz diyenler günümüzde o firavundan izin almadan iş yapamayacaklarına da inanıyorlar ve ondan destek alacaklarını da kendileri söylüyor; bu ne yaman çelişki böyle!

Hudeybiye İslam tarihi açısından büyük bir önem taşır.
Bu antlaşmanın seyri ve içinde ki şartları madde madde incelediğimizde ardından da zamanın şartlarına baktığımızda müslümanların aleyhine gözüküyor gibi olsa da "apaçak bir fetihtir" (fetih, 48/1) ...

Bu anlaşmanın şartlarının kabulu sırasında olabilecekleri görmek mekan ve zaman diliminden çıkıp çok öteleri görebilen, hadiselerin perde arkasına açık peygamber mantığına, firasetine sahip kimseler için mümkündür. Bu antlaşma zamanın ve o şartların koşullarına bakılarak incelendiğinde hz Ömer ile bir çok kişinin bu antlaşmaya karşı çıkmalarını anlayabilir bu karşı çıkışı mantıklı bulabiliriz. Lakin bu karşı çıkış peygambere asilik düşüncesi ile tabiilikten uzaklaşmak anlamında da asla düşünülemez. Nitekim antlaşma sonrası görülecektir ki itiraz edenler bu yaptıklarında yanılmış Allahın peygamberi şüphesiz haklı çıkmıştır. Çünkü Allahın yardımı ve vahiyler ile hareket eden hz Muhammed (sas) elbette hata yapmayacak allah peygamberini koruyacaktır. (Bugün bilmemiz gereken yaşadığımız bu çağda kimsenin vahiy ile hareket edemiyor oluşudur ve hata yapma ihtimali bulunuyor olmasıdır. )

Peki o itirazı yapanlar kimlerdi ve amaçları neydi ?

O itirazı yapanlardan biri de hz Ömerdir ve rivayet edilir ki peygamber efendimiz hz Muhammed (sas) "benden sonra bir peygamber gelseydi bu ömer olurdu " demiştir. Böylesine muhteşem bir kişiliğin bu karşı çıkışı inançları uğruna kendince doğru gördüğünü söylemesidir ve niyeti şüphesiz iyidir. hz Ömer ile aynı görüşe sahip olan bir çok kişi belki o gün davaları ve inançları uğruna yanlış tepki göstermiş ve daha sonraları bu yanlışın sıkıntılarını hayatları boyunca içlerinde hissetmişlerdir. ( Bugün bir kararın, bir antlaşmanın yanlış olduğunu düşünen insanlar hemen burada ki tepkili insanlar gibi gösteriliyor. Oysa görülenler ile karar alan günümüzün insanları liderlerinin de hata yapabileceğini bilmekte ve gördükleri yanlışa ses çıkarmaktadırlar. Bu grup azınlık dahi olabilir ve yanlış oldukları anlamına gelmez ! )

Bu antlaşma sırasında ki karakterlerden biride sıddık olan Ebubekirdir. Ebubekir yine sıddık lakabını almasının hakkını hudeybiyede de göstermiş peygambere sonuna kadar destek vermiştir. ( Bugün lider gördüklerine körü körüne biat edenler ise kendilerini sonuna kadar teslim olmuş ve sürekli doğru yolda destek veren kişiler olarak görmektedirler. Oysa hani ok gibi düzeltecek olanlar ? )

Düşündüğümüz fikirlerimize, ve ideolojilerimize uygun kendimize yakın gördüğümüz liderler seçiyoruz ve onlara millete hizmet etmek adına biat ediyoruz. Bu biadı apaçık dile getiriyor veya bir gönül bağı ile içten içe yaşıyoruz. Buraya kadar her şey normal gözüküyor. Oysa işler bir yerde sarpa sarıyor. Hz Ömer den bir örnek verelim; Ömer bir gün cemaate dönerek soruyor "Ey insanlar ben yönetimde bir gevşeklik gösterirsem ne yaparsınız ? " o sırada cemaatten biri cevap veriyor "Ey Ömer biz böyle bir şeyi görürsek seni ok gibi düzeltiriz !" işte bu cevap karşısında Ömer sevincini gizleyemiyor. Cennetle müjdelenen bu insanlar hayatlarını adaletten yana, haktan yana feda etmişler ve tüm hayatlarını Allaha adamışlardır. Oysa görüyoruz ki hata edebilme ihtimallerini hiç bir zamanda unutmamışlar ve bundan alabildiğine çekinmişlerdir. Peki bizdeki hatasız kul anlayışı nereye dayanıyor ? kraldan çok kralcı bir milletiz. Bu nedenle istişare kültürü çok önemlidir farklı görüşlere açık olmalı ve son kararı bu şekilde almalı, aldırmalıyız. ( "Eğer Ömer bir görüşünde doğru karar alıyorsa o Allahtandır, eğer Ömer bir hata yapıyorsa o Ömerdendir. Kimse Ömer bu kararı aldı ve o allahın kararıdır demesin ! ) diyor hz Ömer. bu mana olarak ne büyük ifadeler içeriyor aslında.Şimdi bu muhteşem şahsiyetler dahi hata yapabilirken ve bunun bilincindeler, bizler günümüzde liderlerimizi hatasız görüyor ve her yaptıklarına eyvallah diyoruz. Hatta bazen zulme bile bahane bulup bunu kabul ediyor yapılan yanlışın hak olduğunu iddia ediyoruz. Bu yanlışlara ses çıkaranları ise Allah ile korkutuyoruz. Bundan büyük gaflet olur mu ? Sorgulamazsak bu zulme ortak olmazmıyız ? Böyle inanmıyormuyuz ? İnsanlığımız bunu gerektirmez mi ?

Bazen seçtiğimiz liderlerimizin yaptığı hamleleri hudeybiye antlaşmasını yapanlar ile birleştiriyor ve buradan bir harman oluştururak tarihten örnek vermeye kalkıyoruz millet olarak. Ama bir çok şeyi kaçırıyoruz gözümüzden. Liderlerimizi haşa peygamber yerine koyuyor ve onlar gibi ileri görüşlüdür diyoruz , kendimizi Ebubekir yerine koyup sorgusuz sualsiz biat ettiğimizi savunuyoruz, karşı çıkanları ise gaflete düşen sonradan pişman olacak insanlar olarak nitelendiriyoruz. Halbu ki vahiy kesilmiştir ve artık bize düşen görülenler ile görüş bildirmek ve karar almaktır. Yoksa hz Ömer halifeliği zamanında yanlış bir karar aldığında halk ses çıkarmaz, hz Ömer bu yanlıştan anında dönmez ve o yanlış günümüze kadar gelenek misali gelirdi ( mehir olayı ). Bunlar yetmiyormuş gibi üstüne birde "hayır mı, şer mi bilemezsin ses çıkarma vallahi şirke gider yolun" gibilerinden Allahla korkutma denilebilecek ithamlarda yapılıyor ki ne büyük zalimliktir bu. Bu yüzden artık anlamalıyız yapılan hiç bir siyasi hamle, siyasi antlaşma, yahut alınan kararlar hudeybiye gibi olamaz.

Velhasıl kelam biz henüz bazı şeylerin idrakine varamamış, içeriğini anlayamamış bir şekilde kulaktan dolma bilgilerle hareket ediyor ve tarihi olayları işimize geldiği gibi yorumluyoruz. Bu ülkenin en büyük sıkıntısı yarı alim ve yarı aydınlardan doğmaktadır. Böylelikle bölünüyor ve düşmanlarımızın ekmeğine yağ sürüyoruz. Ne yazık ki bazen kitabın yarısına inanıyor yarısını da reddeder duruma gelebiliyoruz böylelikle hüsrana uğruyoruz. İşte helak olmak böyle başlıyor zaten. Bilinçli, bilgili, idealleri olan bir nesil oluşturmak ve susmak yerine hakkı dile getirebilecek cesareti olan gençleri yetiştirmek millet şuuru açısından gelecek adına en büyük görevimiz. Körü körüne biat etmek iyi niyetli doğru liderleri bile yanlışa sevk edebilir gevşekliğe neden olabilir. Çünkü tebaa yeri geldiğinde liderini ok gibi düzeltmeyi de bilmeli vesselam .

www.vatandasfikri.com Emre Akkıran

 

Bu Üyenin Diğer Yazıları
Derdimiz; s.o.s yal ağ
Sınıfsal ayrılıkların ortak yalnızlığı
Yasak meyvenin siyaseti
NE ÇEKTİNİZ BE ARKADAŞ !!!
Öc alan !!!
İslamofobi ve islamifobi
Medeniyet kavramı
ŞABLON SİYASETİ VE EĞİTİM
TEKNİK ÖĞRETMENİM, KÖLEDİR BENİM
Kazıklı bayramlar
Bir ipretlik hikaye
Muhalefet stiline genel bakış
Bir hikaye misali unuttuklarımız (kardeşlik)
türk futbol sistemi
LİDERLERE BAKIŞ AÇISI
TERÖRİZM
ARKADAŞA MEKTUP
GÜÇLÜ SİYASET, GÜÇLÜ DEVLET
HAS PARTİ VE BİR SİYASET OYUNU
SİYASET NEDEN YAPILMALI?
Arakan
EKONOMİ  
Tasarruf şart, şartta kim yapacak?
HÜSEYİN BENEK

TOPLUMSAL  
İTAAT, TEPKİ ARASINDA SIKIŞAN İNSAN!!!
FİKRİ ADİL

TOPLUMSAL  
CUMHURİYETİN YÜZÜ KADINLAR
Nevval SEVİNDİ

TARİH  
TÜRKLERİN TARİHDE YERİ ve ÖNEMİ
Tomris VAKANÜVİS

ŞİİR  
NORMALİ AŞMAK!
AHSEN'E SEVDALI

TOPLUMSAL  
DİN NEDİR, NE DEGİLDİR?!?!
SITDIK FANİ

SİYASET  
MUHALİFLER İTTİFAKLAMI, İTTİFAKSIZ MI?
M.Akif GÖKALP

SİYASET  
CHP TARTIŞMANIN KEYFİLİĞİ
AYDIN FİKİRLİ

ÖNERİLER  
KİLO SORUNUMUZ SAGLIK SORUNUNA DÖNÜŞMESİN
DERMAN ABİ

GELECEK  
YAPAY ZEKA ve METAVERSE NEDİR?
Şahin KAHİN

Reklam

“Din lüzumlu bir müessesedir. Dinsiz milletlerin devamına imkân yoktur."

                                    M.Kemal Atatürk


Adrese Git
Sitemiz en iyi 1024 x 768 çözünürlükte ve Internet Explorer ile görüntülenir...
EpoxSoft