NEREYE BAKSAK KÜLTÜRSÜZLÜK!
Nereye bakalım, nerede kültürsüzlüğü görelim, bana kalırsa önce kültür nedir ona bakalım, bakalım mı kültür nedir?
Genel olarak kültüre baktığımızda şunları görüyoruz, ister kişisel, ister toplumsal olarak, tarihsel süreç içinde yaratılan bütün maddi ve manevi değerler ile bunları yaratmada, sonraki nesillere iletmede kullanılan, insanın doğal ve toplumsal çevresine egemenliğinin ölçüsünü gösteren maddi, manevi araçların bütününe kültür dersek… Başka kelimelerle ifade etmek istersek, irfan, hars, ekin gibi kelimelerde kültür yerine kullanılmaktadır.. Bir topluma veya halk topluluğuna özgü düşünce ve sanat eserlerinin yanı sıra davranış normlarına da kültür denilebilir… Bütün bunların sonucu oluşan muhakeme etme, karar verme süreçlerini etkileme gibi bizi düşünsel, inançsal, davranışsal etkileyen, zevk, hobi, ve eleştirme yeteneklerinin öğrenim ve yaşantılar yoluyla geliştirilmiş olanlarına da kültür dediğimizde!
Bireyin kazandığı bilgi, düşünce, davranış, eylem, ortaya koyduğu araçlar dersek biz bu kültürü ne amaçla ediniriz, ne amaçsızlıkla yaşar, sergileriz? Kültür üzerinden topluma, baktığım da, nereye baksam, baksak kültürsüzlük ve benim kişisel olarak baktığım yerler, gördüğüm kültürsüzlükler…
Nereden başlasak, ne fark eder ki, nereye baksak kültürsüzlük, toplum son olarak virüs kaygısı içinde ben toplumun geneli kadar kaygılanmam ama toplumun kaygılarına ortak olmak için dikkat ederim… Kültür başkalarını ve doğayı dikkate alarak yaşamaktır desem ne dersiniz? Biz kültürsüzlüklerimizi görelim ki, kültürlü olamaya çalışalım…
Piknik alanlarına gidelim, bakalım mı, ne görüyorsunuz, kültürsüzlük, şehirlerin yakınlarında piknik alanları, şehirlerin içinde kalmış, rantçılardan kurtarılabilmiş doğal alanlar… Ne gördünüz, kültürsüzlük değil mi? Pikniğe gitmiş vatandaş, orada mangalını yakmış temiz hava almak için çıktığı doğal ortamda 100 kişi aynı anda mangal yakmış ve temiz olan havayı kirletmiş… Kültür temiz tutmak, kültürsüzlük kirletmektir… Yetmemiş bütün çöpünü kirliliğini doğaya kusmuş ve oradan ayrılmış, ya kendisi, yada başka biri daha sonra o doğal sandığı yere pikniğe gitmiş ve içki şişeleri, poşetler, mangal atıkları, bazıları daha çok kirletebilmek için şişeleri kırmışlar… Yani kültürsüzlükte zirve yapmışlar… Sonra içki kültürüne bakalım mı, yok içki kültürsüzlüğüne…
İçki ne için içilir, içkinin sağlığa zararları nedir, içki inancımızda neden günah sayılmıştır, alkol alışkanlığı hem vücudumuza, hem de birlikte yaşadıklarımıza, ailemize maliyeti nedir? Bu soruları sormak mı, sormamak mı kültürsüzlük siz karar verin… Ben şuna değinerek bu alanda ki kültürsüzlüğü görelim derim… Bir içki içme sınırı nedir, bu konusu da kültürsüzlük nedir, derseniz sınırsız içmek ve içtiği halde araba kullanmak kültürsüzlüğün zirvesi derim… Ben defa tanık oldum üç kişi dört buçuk litre şarap içti ve ben ne yapıyorsunuz demesem hala arabaya binip şarap almaya gideceklerdi… Bakın kültür nedir, bilgi(maneviyat) üretmeye dayalı olarak araç üretme ve bunu amaçlar doğrultusunda kullanmak dersek… Burada bilgi yok, araç yok, amaç yok dolayısıyla kültürsüzlük var… Başka nereye bakalım! Toplu taşım araçlarına bakalım mı, bakalım, sonrada din adamıyız diyenlere bakalım, ama siyasetçilerimizi de unutmayalım değil mi?
Otobüslerde ne görüyorsunuz, ilk önce binişten başlayalım mı, adam bir kişi öne geçeceğim diye bütün insanları rahatsız ediyor, en arkadan geliyor, sırayı ihlal ediyor, en öne geçiyor! Kültür neyi gerektiriyor, hak, hukuk, ahlak, adalet ölçülerimizin olmasını değil mi? Evet.. Otobüsün içine bakıyoruz yaşlı ve hamile koltukları bunlarla ilgisi olmayanlarca işgal edilmiş ve yaşlılar, hamileler başında dursa bile kişi telefonunda oyun oyamaya devam ediyor… Yani başını kuma sokuyor diyemeyeceğim telefonuna sokuyor… Başka biri yüksek sesle çapkınlığını anlatıyor, başka biri iş arkadaşının dedikodusunu yapıyor, ben buna diyorum ki her yer kültürsüzlük kokuyor, lütfen kültür koksun ülkem… Din adına konuşanlara gelince kısa tutacağım, bu kültürsüzlüğü…
Adam din adına konuşuyor, şunu yapan cehennemlik, bunu yaparsan vallahi cehennemliksin, şunu yaparsanız tallahi cehennemliksin, adam Allah adına kurmuş mahkemeyi, sen cehennemliksin, sende, yalnız şu adam değil niye? O adam bizim cemaatten de ondan!! Allah affetsin, irfan versin, feraset versin, Allah adına ceza ve ödül vermekten bu dini inanç üzerinden kültürsüzlük yapanlar ıslah olsun! Yada devlet bunları ıslah edecek bir dini eğitim sistemi kursun veya biz bu meczupları önemsemeyelim, dinlemeyelim dinleyenleri de Kuranı dinleyin diye uyaralım der… Dini düşünce rivayetten bilgiye, bilgiye dayalı düşünce ve davranışa dayanırsa.. Umulur ki bu alanda ki kültürsüzlüğün bilgisizliğin ortaya serdiği cehalet aşılır… Şimdi gelelim siyasetçilere…
Bizim siyasal sistemimiz cumhuriyet ve demokrasi, bunlar anayasada da yazar, gel gör ki, kendi vasatlıklarını gizlemek için olsa gerek… Herkes birbirini yüksek perdeden ajanlıkla, hainlikle, inançsızlıkla, akılsızlıkla, şerefsizlikle suçlar.. Kimin sesi çok çıkarsa, oda medyayı ele geçirendir, sanki o haklı gibi durur, öyle midir? Aslında vasat ortalama demektir, bu sistem içinde ortalama siyasetçi olabilmek için, ortalama bir zeka, ortalama bir siyasal kültür gerek, bu davranışlar ortalama mı, siz karar verin…
Sistem Cumhuriyet olsun, bu siyasetçiler monorşi (Kral, Padişah) gibi davransın, bunları destekleyen arkadaşlar ise adeta bu tür siyasilere tapınsın.. Monorşi olmuş olsaydı seçim olur muydu? Kısa, net cevap olmazdı çünkü orada yönetme hakkı miras yoluyla babadan oğula geçerdi… Burada sistem değişti, biz vatandaşlar ülkemizi yönetenleri liyakatli olanlar arasında en iyi olanı seçimle seçiyoruz, seçme bilgisine, kültürüne sahipmiyiz? Kim iyi yönetecekse onu seçecek bilgiye, seçme ehliyetine, iyi olanı, buna ahlak ve adalet üzere yönetecek olanıda diyebiliriz… Biz vatandaşlar olarak iyi yönetimler seçmek zorundayız, ama tapınma derecesinde lider seviciğinin, parti seviciliğinin, iyi olanı değil bizden olan liyakatsiz de olsa, seçme kültürsüzlüğünün toplumsal düzenimizi tehdit eder hale geldiğini görüyor üzülüyorum… Bu alandaki kültürsüzlükleri aşmanın yolu sistem içinde, yani demokrasi ve cumhuriyete dayalı anayasal düzen içinde iyi, liyakatli, siyasal kültürü olanı seçecek kültürü edinmeliyiz.. Yoksa her geçen gün ülke hem hukuk, hem ekonomik, hem kültürel, hemde siyasal sistem acısından sorun yaşar hale geliyor… Her neyse yazı uzadı…
Başka alanlarda ki kültürsüzlükleri de siz tespit edin, yalnız kendimden ve sizden ricam tespit ettiğimiz kültürsüzlükleri en azından biz yapamayalım önerisiyle… Selam ve Sevgilerimle…
Fikri Adil – vatandasfikri.com 22.3.2020
Kaynaklar
2* Toplumun Sergilediği Kültürsüzlükler
|