KÖR TERÖR MASUM HEDEFLER
NEFRETLERİ AKILLARINI BASTIRMIŞ OLANLAR
NEFRETLERİNİ DÜŞÜNCE SANANLAR
VİCDANLARINI TATİLE GÖNDERENLER
Ülkemiz epeydir terörle/teöristle mücadele etmektedir, ben beni bildim bileli bir terör gerekçesi bularak, akıllarını nefretlerine esir etmiş etmişler tarafından terör olayları çıkarılmakta ve toplumumuz zarar görmektedir. Ülkemiz de 1980 öncesi siyasal terör, son 30-40 yıldır da etnik terör yaşanmakta ve ülkemiz vatandaşları bu acıları sık sık yaşamaktadır. İşte son Ankara bombası İnşallah son olur, 40’a yakın insanımızın ölmesine, 125 insanımızın yaralanmasına neden oldu… Ölenlere rahmet yaralılara acil şifa dileriz…
Biz normal akılla, rast gele yer de, rast gele şekil de bomba patlatılmasını anlayamıyoruz, bizim aklımızı nefretimiz kontrol etmeye başlamamış çünkü… Bu akıllarını nefretlerinin hizmetine veren mahlûklar, Ankara mızı 5-6 ay içine 3 defa hedef yaptılar… Daha önceki bombalamaları da(Kumrular, Anafartalar) düşünürsek, Ankara’ya kör akılla, yapılan kör teröristçe, bu beşinci saldırı oldu… Bu saldırılar rast gele yapılmakta, bu nedenle kimin hedef olduğundan çok herkesin hedef olduğu düşüncesini kafamıza yerleştirmeye çalışarak… Bize korku salmak istemektedirler, bizi panikle, yanlış kararlarla kendileri gibi nefretimizin düşünmemizi bastırmasını istemektedirler… Bazı vatandaşlarımızın bu tuzağa düştüğünü görüyoruz…. Aman sakın ha, istenilen zaten budur, bizi kendileri gibi kuralsız, hakkı, hukuku gözetmeyen saldırılar yapmamızı istemektedirler… Biz şimdiye kadar bu tuzağa düşmedik, dilerim düşmeyiz de…
Canları yanan insanların içleri yanarken ettikleri sözler istisna olmak üzere, hiç kimse hukuk dışına çıkmak istememektedir, bu sevindirici bir haberdir…. Nefretlerini düşünce sananlarla aynı konuma düşmek istemiyoruz, bu duruma düşenlerin neler yapabileceklerini Ortadogu örneklerin de görüyoruz… Biz onlar gibi olmak istiyormuyuz, sanmıyorum… Orada herkes toptan suçludur, başka bir kabileden, başka bir mezhepten olmanız sizin suçlu olmanız için yeter bir nedendir, neden orada düşünce yok kin vardır, hukuk yoktur, nefret vardır… Biz de, daha henüz düşüncemizi, hukukumuzu nefretimiz yenememiştir, dileriz yenemez de… Bunu biz vatandaşlar böyle düşünüyoruz da, siyaseten ülkeyi yönetenler daha sakin düşünmek zorundadırlar… Onlar teröristlerin amaçlarını bizden daha iyi biliyorlar… Asıl amaçları bizi korkutmak, sindirmek ama bunları da aşarak ülke yöneticilerini masaya oturtmak ve istediklerini yaptırmak olduğunu düşünüyoruz… Diyoruz ki bunlara teslim olmaktansa ölmek daha iyidir… Bunu nefretimizden dolayı söylemiyoruz, bu tür eylemleri yapanların ruh sağlığının, akıl sağlığının yerinde olmadığını düşünüyor, görüyoruz… Bunlarla anlaşma yapılamayacağını görüyor, her yapmaya çalıştığımız da sorunun daha da büyüdüğü görülüyor… Dolayısıyla bunlar nefretin etkisiyle kudurmuşlardır, kuduranlara ne yapılır bellidir, hepimiz biliyoruz…
Bunlar devletin güvenlik güçlerinin hedefi olurken, suça bulaşmamış, bunların en yakınları bile suçlanmamalıdır, suç kişiseldir, ailesel veya kabilesel değildir… Rast gele saldırılara rast gele saldırılarla cevap veremeyiz, eline silah almış, terörist faaliyetlere katılmış herkes düşmanımızdır, saldırımızı hak ediyordur. Biz nefretin esiri olmadan, nefretin esiri olanlarla mücadele etmek zorundayız… Onların bir sorumlulukları yok, onlar toplumsal barış ve huzur değil huzursuzluk istiyorlar, onların bir amaçları yok sanıyoruz… Onların ülkelerinin zenginleşme dertleri yok, onlar ülke zayıflasın, devlet ve vatandaşlar zafiyet göstersin bu kargaşa anın da belki bir şeyler koparırız ve kendimizi garanti altına alırız düşüncesindeler anlaşılan… Akılsızca davranışlar ve saldırılara bakılırsa, asıl panik havası onlarda esiyor…. Terörün yoğun yaşandığı bölge de vatandaş terörist, siyasal taleplerle, silahı dayatma, terörü araç kullanarak yapılan isyana dayalı talep ayrımı çok ciddi, titiz yapılmalıdır… Siyasal talep vatandaşın hak talebi olarak kabul edilirken, terörist talepleri isyan, kabul edilerek yaklaşılmalıdır…
Bunların siyasal uzantıları varsa ki, var olduğu anlaşılıyor, onlarla görüşme yapılıp yapılmayacağı, siyasilerin kararıdır… Bize kalırsa, elinde silah olmayan, suça bulaşmamış herkesle görüşülmelidir… Siyasal unsurlarla görüşme, silahlı unsurlarla mücadele en hızlı, yogun bir şekilde yapılmalıdır ki bunların sosyolojik tabanları kalmasın… Teröristlerle yapılan mücadelede zarar gören vatandaşların, zararları toplu iğnelerine kadar karşılansın, vatandaş zarar görmesin devlet ve vatandaş gönüllü birliği oluşsun… Toplumsal birlik havası için de mücadele daha etkili olacaktır… Ayrıca muhalefet partilerinden (CHP, MHP, SP, BBP, VP, ÖDP, TKP, LP) ricamızdır, hükümete bu mücadele de eylem ve söylem desteği verilmelidir… Bu saldırı hepimize yapılmışmış bir saldırıdır, tepki de, savunma da hep beraber yapılmalıdır.
Son olarak, bu bombaları patlatanların, az bir akılları varsa, az bir vicdanları varsa, nefretlerinden bir an sıyrılabiliyorlarsa, oradan gecen insanların ölmesiyle ne kazandınız, bizim nefretimizin dışın da… Ama ne kadar zorlarsanız zorlayın bizi nefretimizin esiri yapamayacaksınız…
Bu saldırılarda ölenlere rahmet, yaralılara şifa, yakınlarına ve milletimize sabırlar dilerim… Selam ve Saygılarımla…
Fikri Adil – Mart 16 – www.vatandasfikri.com
|