SOSYAL DEMOKRASİ

Sosyal demokrasi: Sosyalizmin bazı görüşlerini paylaşır. Sistem içinde kalarak anayasanın reformize edilmesinden yana olup, demokratik ilkelere baglı ve saygılıdır.Kendilerine iktidar yolunu açacak veya iktidarı devredecekleri demokratik seçimleri kabül eden bir siyasi düşüncedir.

Sosyal demokrasi Marksizm’den sonra sentez bir ideoloji olarak ortaya çıkmıştır. Bir yandan liberalizm getirdigi siyasi özgürlükleri temel almış, diger yandan da sosyalizmin getirdigi paylaşımda adalet, sistemini dikkate almış ve sosyalizm den sosyal(toplumcu) tarafını liberalimzden de siyasi özgürlükleri alarak dünya siyasetinde emekten yana bir düşünce olarak yerini almıştır.

Sosyal demokrat hareket dünyanın degişik ülkelerinde degişik şekilde gelişmeler göstermiştir. Sosyal demokrasinin gelişiminde özellikle Alman sosyal demokratlarının, çok önemli bir yeri vardır. Alman sosyal demokrasisinin yanı sıra Marksizim’den daha az etkilenen akım olarak İngiliz sosyal demokrat akım vardır. Sosyal demokrat akımlar Avrupa’da adalet ve eşitlik diyerek hareket etmişler ve bir çok sosyal hakların alınmasında ve verilmesinde etkili olmuşlardır. Eduard Bernstein, Ferdinand Lasalle, Karl Kautsky, Leon Blum gibi bir çok düşünürün katkısı ile gelişmiş ve gelişmeye devam etmektedir.

Sosyal demokrasinin temel ilkeleri;

a)Emegin (çalışanların) ekonomik çıkarlarının gözetilip sosyal adaletin saglanmasını ister.    

b)Bireysel çıkarlardan önce toplumsal çıkarların öncelikli olması geregini temel alır..

c) Ürün ile pazar, bireyle, toplum dengesini saglamaya çalışır.

d) Devletin toplumsal çelişkilere müdahale ederek demokratik kurallar içinde çözülmesinin gerekli olduğuna inanır.

e) Uluslar arası sorunlarında evrensel hukuk kurallarıyla, barış içinde çözülmesi gerektigini    savunur.

 f) Demokrasi ve parlementerizm mi benimser ihtilalci düşüncelerden uzak durulması gerektigini savunur.

 g) Devletin sosyal devlet olması saglık, egitim, güvenlik, beslenme, barınma gibi temel meselelerde ihtiyaç sahibi kişilere yardımcı olunması  geregini   ileri sürer,

h) Devlet birey arası ilişkilerde, devletin güçlü oldugunu varsayarak kişilerin korunması gerektigini varsayar böylece tavır alır.

i) Kişisel haklarda ve ekonomik haklarda eşitlikçi ve özgürlükçüdür.

j) Degişim ve dönüşüm halkın istemlerine göre olması gereginin altını çizer.

k ) Vatandaşların örgütlenip hak aramalarının anayasal hak oldugunu kabül eder,  bu ilkeleri taraftarlarına önerir.

Türk sosyal demokrasisi siyasi hatalardan ve darbelerden kaynaklı nedenlerle istenilen ve beklenen gelişmeyi gösterememişlerdir. Siyasi partilerden kendini sosyal demokrat diye niteleyen partiler ne sosyal olabilmişler nede demokrat. Sosyal olamamışlar halkın ve çalışanların istem ve beklentilerine siyasi çözüm projeleri bulup, sunamamışlar. Demokrat olamamışlar, partilerinde iç işleyişlerini demokratik hale getirememişlerdir. Sosyal demokrasiyi sadece laiklikle sınırlı sanışlar, yasalardan da kaynaklı çalışanların örgütleri sendikalardan uzak duruşlar. Çalışanların sorunlarını siyasi ortama taşıyıp çözüm bulunamaması lider kadrolarının demokratik işleyişi tıkamaları sosyal demokrasiye büyük zararlar vermiştir.   Bu durum Türkiye sosyal demokrasisine,  halkın uzak durmasına neden olmuştur. Bu eksiklik Türkiye siyasi ortamına da  aksak bir siyasi ortam olarak yansımıştır. Uzun yıllar merkez sag partiler iktidarda olmuş bu oluşda çalışanlar alehine iş yasalarının çıkmasına ve hak kayıplarına neden olmuştur.

Muhafazakar ve milliyetçi sağ tabanın aşırı marjinal sol  ile sosyal demokratları karıştırmaları olumsuz imajların  yüklenmesine neden olmuştur. Bu olumsuz imajlara sağ politikacılarında katkısının olmuş onlarda aşırı solla, sosyal demokratları söylemlerinde ayırma gereği duymamışlardır. Bunun yanı sıra demokrat olamayan sosyal demokrat liderlerinde olumsuzluğa büyük katkısı olmuştur.  Sistem dışına çıkmak isteyenlerle sistem içinde siyaset yapmak isteyenleri  ayrı, ayrı değerlendirilmelidir halkımız. Demokratik sistem içinde siyaset yapanlar birbirinin rakibi, düşmanı değil alternatifidir, siyaset yapanlar bu bilinç içinde olmalıdır. Türkiye de sosyal demokratlar, demokratik siyaset içinde toplumcu ve  demokrat olarak iktidar alternatifi olmalılar. Ama öncelikle kendileri hem sosyal hem de demokrat olmalı ki halkımızda desteklesin.

Sosyal demokrat iktidar ülkemizdeki gelir dağılımındaki eşitsizlikleri de ortadan kaldıracak ve siyasi ortama demokratik katkılar sunacaktır. Son kriz  sosyal demokratları haklı çıkarmış, devletin ekonomiye düzenleyici olarak müdahalesinin gerekliligi anlaşılmıştır.  Sosyal demokrasi hem ülkeleri tek, tek degerlendirince toplumsal barışa katkısı sunmuş, hem de ülkeler arası anlaşmalarda daha barışçı politikalar oluşmasına katkı sağlamıştır. Biz demokrasiye inanmış insanlar siyasetin demokratik kuralla yapılmasının, iktidarın demokratik kuralarla degişmesinin ön şartı demek oldugunu biliyoruz. Demokratik siyaset içinde siyaset yapmak isteyen her kesime siyasetin açık tutulması gerektigini düşünür ve kabül ederiz. Daha demokratik siyasi ortamlarda yaşamak dilegiyle... Selam ve saygılar...