GERCEK ENFLASYON
(Hissettiğimiz Enflasyon)
Ocak ayında genel olarak tüketici fiyatları % 2.46 oranında artarken, bizim mutfak da bu artışın % 6.37 olduğunu görüyoruz… Bu bizim yıllık maaş zammımıza yakın bir oranda artıştır.. Birde bunu 12x6.37 = 76, 44 olur ki 2017 Emekli ve Memur zamları toplamda %10 maaş zammı yapıldığını düşünün bu hesaba göre kaybımız %66 oluyor ki büyük kayıp bunun nedeni nedir derseniz… Yanlış yapılan enflasyon sepetidir derim, oda ne? Fiyat artışlarının izlendiği ürünlerin toplam sayısıdır…
Örneğin 2012 de Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), enflasyon sepeti bu yıl, 444 ürünü ve bin 169 ürün çeşidini kapsayacak. Enflasyon sepetinde, 27 bin 500 iş yeri ve 4 bin 176 konuttan her ay yaklaşık 375 bin fiyat derlenerek yapılıyor… Bu toplam fiyat artışını belirleyecek örneğin ben 10 yıldır buzdolabı almıyorum ama bunun için de bu da varsa benim 10 yıllık enflasyonumu belirliyor demektir. 2016 ya geldiğimizde enflasyon şöyle hesaplanmıştır. Tüketici Fiyatları Endeksi'ne (TÜFE) yönelik veri toplama sisteminde yeniliğe gidilmiş, 81 il merkezi, 221 ilçeden derlenen fiyatlar, 2015'te 426 olan madde sayısının, bu yıl 417 ürünlerin fiyatı izlenecek ve toplam enflasyonu bu ürünlerin fiyatları etkileyecektir. Bunların için de hiç kullanmadığımız ürünlerin olduğu aşikardır, her gün kullandıklarımız yılda bir ömrümüzde bir kullandığımız ürünün bu sepette ne işi var…
Örneğin 2016 enflasyon sepetinde ki düzenleme de "Bu yıl TÜFE sepetine elbise, çiğ köfte, pizza ve avukatlık ücretlerini eklenmiş. Sepetten, 2000 cc otomobil, bezelye, dikiş ipliği, ilk yardım aletleri, mektup gönderme ücreti (APS), telefon kart ücreti, DVD oynatıcı, yazıcı, müzik CD, boş DVD, özel dershane ücreti (TEOG hazırlık - 8. sınıf), özel dershane ücreti (üniversiteye hazırlık) ve elektrikli epilasyon aletlerini de çıkarılmıştır. Ama bizim her gün kullandığımız ürünler bizim gerçek enflasyonumuzu belirlemektedir… Daha iyi anlaşılması için bu sepete biraz daha yakından bakalım mı, konut var ömründe bir defa alamayanlar var, Hac var sadece toplumun 70.000 kişilik bir bölümünü ilgilendiriyor, oyun konsülü var kaç kişi alıyor ama ben almadım, hele hele bir film tab etme var ki artık dijital ortam olduğumdan öyle bir şey yok gibi.. Bunların bu sepette ne işi var gerçek enflasyonu gizleme görevleri dışın da…
Oysaki biz evde sıklıkla 1. Elektrik, 2. Su, 3. Doğalgaz 4. İnternet 5. Cep telefon faturaları 6. Deterjan, 7 Mutfak ihtiyaçları (Cay, Şeker, Un, Makarna, Peynir, Zeytin, ekmek, reçel, domates, biber, patlıcan, maydanoz, patates, soğan, Aaa eti unuttuk, unutturdular, et, tavuk, balık, yumurta) 8. Giyim yani toplamda günlük, haftalık, aylık, yıllık kullandığımız ürün 20-25’i geçmez ama son enflasyon sepetinde 417 var olduğunu düşünürsek bunlardan bazılarını ömrümüzde bir defa bile kullanmadığımız vardır… Bunun için bizim enflasyonumuzla TÜİK’in enflasyonundan hep farklıdır… En iyi ihtimalle bile arada %20-25 fark vardır buda biz çalışanlar ve emekliler için büyük kayıptır…
Görüldüğü gibi enflasyon sepeti denen ürünlerin zam oranlarının izlendiği sepet biraz hayatın gerçeklerinden uzaktır… Sağlıklı enflasyon için ürünler bölümlere ayrılmalı ve en sık kullanılan, sık kullanılan, az kullanılan, daha az kullanılan gibi, temel ihtiyaç, gıda ihtiyacı, dayanıklı eşya gibi en az 4-5 kategoride değerlendirilmesi gerek ki, gerçek enflasyonun ancak böyle belirlenebileceğini düşünüyor ve öneriyorum….
Yetkililerden enflasyon canavarından bizi korumaları için, bizim gerçekte hissettiğimiz enflasyonu belirlemeleri için bu düzenlemeleri yapmalarını rica ediyorum… Çünkü alacağımız zamlar bu belirlenen enflasyondan yapılıyor, ama hissedilen enflasyonla yaşanıyor, yaşıyoruz… Selam ve saygılarımla…
Aydın Fikirli --- 5.2.17 – vatandasfikri.com
Kaynaklar
3- http://www.tuik.gov.tr/Start.do
|
