DEMOKRASİ TEHLİKEDE Mİ?

 Demokrasi birçok ülkede halkın kendi kendini idare etme yöntemi olmaktan çıkmış siyaseti meslek haline getirmiş kişilerin ve elitlerin iktidara gelme mücadelesi halini almıştır. Bu durumda dünyada zaten bozuk olan gelir dağılımını iyiden iyiye bozmaya başlamış ve bozmuştur. Demokratik sistemin iyileştirme müdahalelerini engellemeye başlamış ve devam etmektedir. Demokrasiyi kurtarma eylem planı yapmalıyız demorasiyi benimseyenler olarak… Nasıl hava canlı için gerekliyse, su yaşam için gerekliyse ve bir dogal denge gerekiyorsa demokraside toplumsal dengeler ve yaşam için bir o kadar gereklidir…

Demokrasinin geleceğinden kaygı duymamak için demokrasiyi kapitalizm ve liberalizmden uzaklaştırmamız gerekmektedir. Demokrasi için nasıl otoriter yönetimler bir tehlikeyse kapitalizm ve liberalizmde otoriter sistemler kadar tahlikelidir. Bu tehlikeyi ortadan kaldıracak ve azaltacaklar sistemler ise sosyal demokrasi ve sosyalimzle beraber İslam dinidir.  Ayrıca müslümanların dinlerini iyi algılayıp, yeni yorumlarla bu konuda insanlığa katkılar sunabileceklerini Kuranı okuduğumuzda görüyoruz defalarca mal yığmayın, paylaşın uyarılarının var olduğunu görürüz. Bir görmekistesek...

Yoksa amaçları sömürmek olan kapitalistlerin demokrat olmaları ve başkalarının demokrat olamamaları tesadüfî degildir. Yoksa biz yönlendirmelerle büyük bir yanılgı içine mi düştük? Bu büyük yalan bizi zihinsel olarak kuşatmış, Sosyalistlere, Müslümanlara anti demokrat rolü biçilmiş, bu iki grupda bu rolü ellerinden geldigi kadar iyi oynayarak kapitalistleri haklı çıkarmışlardır. Artık önce bu düşünce ve inanç mesnubları uyanmalı halkımıza ve halklara öncü olmalıdırlar. Bu kapitalist girdapdan ancak sosyalim, sosyal demokrasi ve İslamın önerileri ve ilkeleriyle çıkabiliriz.

Suç bu rolü verende mi, bu rolü abartarak oynayandamı? Sosyalistlerin haline bakalım, en antidemokrat sistemleri onlar ortaya çıkarmışlar, İslam dini mesupları müslümanların haline bakalım yine en anti demokrat yöntemleri uygulamışlar.

Yeter artık, kapitalistlerin degirmenine su taşımayın, taşımayalım kar hırsıyla dünyanın kaynaklarını yok ettirmeyelim, biz canlılar için zaruri olan havamızı, suyumuzu, toprağımızı kirlettirmeyelim, işçilerimizi, toplumumuzu sömürttürmeyelim. Bunları kim yapacak, sosyal adaleti saylamaya çalışan sistemler.

Bunlarda, Sosyalizm, sosyal demokratlar ve İslamdır, şimdi sosyalizm bu işe aday, İslam bu işe aday mensupları aday olamayınca kimin eliyle uygulanacak bu sosyal adalet ve sistemleri…?

Artık düşüncemiz ve inançımız üzerine yeniden, yeniden düşünmeliyiz ve aklımızı kullanarak çıkış yolları ve yöntemleri bulmalıyız bu kapitalist girdapdan. Bu çıkış yolu arama mücadelesinde öncelikle aydınlara görev düşüyor, siz düşünsel temelleri, yönü atacaksınız, halkda sizi takip edecek, yoksa siz düşünürler kapitalist piyasaya göre düşünce oluşturursanız halknızda sizi takip ederse işte sonuç…. Her açıdan dengesiz toplumlar ortaya çıkmıştır dünya toplumlarında… Bu durumda toplumsal barışı tehdit eder hale gelmiş, halkın demokrasiye olan güvenini azltmıştır.

Her şey dengededir, insan hariç o dengesini aklıyla bulacaktır. Fikri Adil

Uzun zamandır biz insanlığa dayatılan kapitalist dengeler insanlığın insanca yaşamasını sağlayamamıştır, bu nedenle, sermaye ve kar amaçlı degil, hizmet ve toplumsal amaçlı kurumlar dünya toplumları ortaya çıkarmalıdır.

Bu da sosyalizmin ve İslamın demokrasiyle anılır hale getirilmesiyle mümkün görünmektedir, bu bana göre insanlığın kapitalist girdapdanda çıkış yoludur. Önerim hepimiz bu amaç doğrultuunda siyasete girelim ve ülkemiz, halkımız için demokrasiyi geliştirerek demokrasiyi, kapitalistlerin arka bahcesi olmaktan ve onların kendi çıkarları için yaptıkları göz boyama, akıl karartma işinin farkına vararak, onların kullanımından çıkaralım der,  demokrasi ve sosyal adalet isteyenler olarak gelecekde daha demokratik sosyalimz ve İslam inşaa edilmesini mücadelesini başlatalım…

www.vatandasfikri.com >>Aydın Fikirli<<