İÇERİK Detay YAZARLARIMIZ
:: Anasayfa
:: Haberler
:: Yazarlar
:: Sesli Makale
:: TARIM
:: ÇEVRE/DOGA
:: KENT ve YAŞAM
:: SAĞLIK
:: BİLİMSEL GELİŞMELER
:: İNANÇ
:: SİYASET
:: ÇALIŞMA HAYATI
:: DÜŞÜNSEL
:: TOPLUMSAL
:: SAGLIK İÇİN SPOR
:: KİŞİSEL GELİŞİM
:: EKONOMİ
:: EGİTİM
:: YARGIDAN
:: GÜVENLİK
:: TEKNOLOJİ
:: HOBİLER
:: MAĞAZİN
:: TOPLUMSAL YÖNLENDİRME HABERİ
:: DOGAL AFETLER
:: ULUSLARARASI(DİPLOMASİ)
:: KÜLTÜR-SANAT
:: İNSANLIK
:: TARİH
:: İLETİŞİM
Genç Yazarlarımız
Reklam

İMAN ETMEDİKCE CENNETE GİREMEZSİNİZ, BİRBİRİNİZİ DE SEVMEDİKCE İMAN ETMİŞ OLAMAZSINIZ!

H.z. Muhammed


Adrese Git
DİN ŞURASI, DİN ŞURASININ, ŞURASI!!!

DİN ŞURASI, DİN ŞURASININ, ŞURASI!!!

Şuraların bir resmi kurum ve anlayış sunumuna dönüşmesi, akademisyenler yerine siyasilerin konuşmalar yapması, en yetkili ağızların düşünsel sınırlar çizmesi, kabul gören anlayışlardan olması, şuranın suratsızlığına neden olmaktadır… Bu nedenle Şura da yayınlanan 37 maddelik bildiriyi yeniden, Şuraladım, Buyurun, her alternatif şıkka birlikte bakalım…

1.Dinin, her toplum ve tarih için geçerli olan sabiteleri tartışmaya açılmamalıdır. Bununla birlikte içtihada bağlı dinî hükümler, üretildiği tarihsel şartlar, sosyoekonomik gerçeklikler ve dayandığı bilimsel bilgi açısından yeniden yorumlanabilir.

1- a)Kim Yorumlayacak, Bu Yorumun Sosyal Meşruiyeti Nasıl Sağlayacak? Fıkıh kurallarını bile dinin temel ilkeleri sanarak tartışmayan, tartışmayı din dışılık kabul eden bir toplum ve dini bir düşünce ortaya çıkmış… Zamanla yorumlarlar, yeni düşüncelerle ilerlemesi gereken dini düşünce eleştirisizlik, yorumsuzluk düşünsel durağanlık, üzere büyük bir anlam eksikliğine dönüşmüştür, bu nedenlerle ciddi sorunlarla karşı, karşıyadır… Aşılması için farklı yorumlardan, akademik çalışmalardan ve sivil çalışmalardan yararlanılmalıdır.

2.Günümüzde inanç karşıtı akımlarla ilk temas, daha çok popüler kültürün insan onuruna aykırı, ölçüsüz haz ve eğlenceyi özendirici etkisi ve dinî konulardaki olumsuz örnekler üzerinden kurulmakta, daha sonraki aşamalarda ise bu duygusal reaksiyonlar, felsefî olarak temellendirilmeye çalışılmaktadır. Diyanet İşleri Başkanlığı, bu durumun önüne geçebilmek için kötü örneklerin dini temsil etmeyeceğini ortaya koyma ve toplumun dinî-manevî ve kültürel ihtiyaçlarını meşru yoldan karşılamasını sağlayacak insan fıtratına uygun alternatifler oluşturma hususunda çalışmalarını arttırmalıdır.

2-a) İnanç karşıtı propagandalar genel olarak internet üzerinden kişilere ulaşmaktadır, bu propagandada kullanılan malzemeler nedir, bu düşünsel malzemelere nasıl bir cevap verilmektedir?  Kafirler deyip olayı kapatmak bizim mahalleye mesaj vermektedir, bu mesajları üretenlerin mantığı içinden mesajlar üretilmelidir… O kadar çok kötü cevap örnekleri var ki, neredeyse iyi örnekleri gölgelemektedir… İnsan doğasını yok sayan her dini yorum, cevap yorum, din karşıtı propagandaların değirmenine su taşımaktadır…

3.Günümüzde dinî duygu ve düşünceler ekonomik, siyasî, kişisel çıkar ve sosyal statü gibi nedenlerle istismar edilmektedir. İstismar odakları bu emellerine ulaşmak için başta Kur’an ve Sünnet olmak üzere her türlü dinî değeri suiistimal etmekte, ayrıca pek çok hurafe, bidat, menkıbe ve ezoterik yaklaşıma yoğun bir şekilde başvurmaktadır. Son yıllarda bu istismarın en somut ve yıkıcı örnekleri olarak FETÖ ve DEAŞ gibi yapılanmalar karşımıza çıkmaktadır. Başkanlık, ülkemiz insanının samimi dinî duygularının istismar edilmesine engel olmak için yapmakta olduğu çalışmaları artırarak ve etkinleştirerek devam ettirmelidir.

3- a) Din istismarını kim yapıyor, dindar numarası yapan, bilim, ticaret, rant, ihale, makam (Nisa, Kasa, Masa Üçgenine Sıkışanlar) buna ister siyaseten, ister akademiden, ister dini kurumumuz olan diyanetten sessiz kalınırsa, istismara acık dini düşünce yaratılır… Buradan kim yararlanır, din adına hareket ettiğini söyleyen ilkesiz kişiler ve cemaatler… Bunu kim engellemelidir, diyanet,  ama sadece siyasal otoritenin düşman ilan ettiği cemaatleri değil, ülkemizin siyasal sistemiyle acık/gizli sorunu olan tüm cemaatlarına istismarını engellemekle mücadele de düşünsel olarak, diyanetin görevidir… Yasalara karşı suç işlenmesi halinde ise didardır değildir ayrımı yapmadan, tutuklama ve yargılama kolluk güçlerinin ve yargı kurumlarınındır..   Burada toplu yargılamalardan uzak durulmalıdır, suç kişiseldir ilkesi aşılmamalı, suç ceza oranları hukuk sistemimiz ve evrensel hukuk ilkeleri dikkate alınarak belirlenmelidir…

4. İnanç problemleri konusunda sağlıklı veriler elde etmek amacıyla Başkanlık, alanında yetkin bilim adamlarının danışmanlığında saha araştırmaları yaptırmalı, ayrıca üniversitelerde din-birey-toplum ilişkileri hakkında hazırlanan lisansüstü tezler ve diğer akademik çalışmaları desteklemelidir. Bu araştırmalardan elde edilen sonuçlar değerlendirilerek hizmet politikalarına dönüştürülmelidir.

4. a) İnancımızın günün koşullarında, kendi kültürel penceremizle, kutsal kaynaktan alındığı dönemden bu güne kadar oluşan gelenekte yok sayılmadan tek yönlü şuralarda değil… Farklı, çok yönlü, çok sesli, çoklu düşüncelere dayanan şuralarla, ilahiyat fakülteleriyle işbirliğiyle sağlıklı dini düşünce ortaya konmalıdır ki, inanç alanına yapılan saldırılar, önlensin, inanç alanında ki erezyonun önüne geçilebilsin… Bunun için alınan kararların uygulanması, bir sonraki şuraya altı ay kala bu kararların hangilerinin uygulandığını, hangilerinin uygulanamadığı ve neden uygulanamadığı ile ilgili, şura öncesi çalıştayların yapılması, değerlendirilerek, adeta şuranın şurası yapılmalıdır…

5. İnanç karşıtı akımlar, İslam coğrafyasında meydana gelen olumsuzlukları ve ortaya çıkan terör olaylarını arka planını sorgulamadan sosyal medyada İslam’ın aleyhinde kullanmaktadır. Birçok dini tema üzerinden sürdürülen bu paylaşımlar, insanların inançlarının zayıflamasına, din karşıtı düşüncelerin yayılmasına neden olmaktadır. Başkanlık, bu tür olumsuz paylaşımların etkilerini ortadan kaldırabilmek için uygun içerikler oluşturup sosyal medyada yayılımını sağlamalıdır.

5. a) İnanç karşıtı akımların inanç sorunlarını toplumumuza aktarmalarına karşı önlemler kadar… Toplumsal soruna neden olacak kadar eşitsizliğin de artmasına dayalı ekonomik uçurumlara karşı çözüm önerileri de sunulmalıdır… Bizim kendi içimizde, ekonomik, sosyal adalete dayalı barış toplumları oluşturacak düzen kuramamanın eleştirisini de kendimiz yapmalıyız… Yapılan her eleştiriyi saldırı sanmak, karşı tarafı düşman, kafir ilan etmek yerine onların kullandığı eylem ve söylemlere bizim katkımız nedir diye sormanın, aslında düşünsel, siyasal, sosyal, ekonomik, dini çıkmazlardan çıkmamızın reçetesi olabilir.

6. Dinî gruplar çoğunlukla toplumsal hayatın olağan seyri içerisinde meydana gelen oluşumlardır. Bu oluşumlar üzerinden yanlış ve maksatlı bir biçimde dinin olumsuz temsilinin zuhur etmemesi ve dinî inanç ve değerlerin istismar edilmemesi için söz konusu grupların şeffaf bir yapıya kavuşturulması ve denetime açık hale getirilmesi önem arz etmektedir.

6. a) Dini grupların oluşmasından çok onların toplumsal sözleşmemiz olan anayasamıza karşı tutum ve davranışlarının önemi vardır. Siyasal olarak sistemi onaylamayan, oluşumların toplumsal fitneye neden olduklarını 15 Temmuz da gördük… İlk yapılacak şeyin devletimizin siyasal rejimiyle barışık olmayan cemaatlerle mücadele olmalıdır… Bunların kazanılması, kazanılamayanlar hukuki mücadele edilmesi gereğinin üzerine düşünülmelidir.. Arıca bu tür cemaatlerin kuran kursu, eğitim kampları gibi yerlerinde uygulanan eğitimlerin din öğretimi genel müdürlüğünce belirlenmesi ve buna sadık kalınması sağlanmalıdır…

7. Yüce Allah, kudretinin bir delili olarak insanları farklı renk, dil ve ırklarda yaratmış ve bunu insanların tanışması ve kaynaşması için vesile kılmıştır. Bu itibarla gerek birey gerek millet bazında hiçbir üstünlük sebebi olmayan etnik kökeni üzerinden bir kesimi dışlamak veya ötekileştirmek asla kabul edilemez. Bu topraklarda tarih boyunca birlik, beraberlik ve dayanışma içinde kader birlikteliği yapmış olan vatandaşlarımızı ayrıştırmaya yönelik her türlü söylem reddedilmelidir. Başkanlık, vatandaşlar arasında vahdeti güçlendirmek için bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da hizmetlerini ve faaliyetlerini kararlılıkla devam ettirmelidir. Öte yandan İslam ile yoğrulmuş bu toprakların insanlarını farklı inanç ve kültürlere nispet etmek suretiyle onları hak ve hakikatten saptırmaya çalışan PKK/PYD gibi terör örgütlerinin söylem ve eylemlerine karşı da Başkanlık atmakta olduğu adımları güçlendirmelidir.

7. a) İnsanlar doğaları gereği, meşru bir alanda, bu alanın biraz daha genişletilen bir dini anlayışın yayılmasıyla, farklı yaratılmış olan insanlara alan ayırılması, farklı karakterlerin inanç ve siyasal düşünce algıları da, etkileri de farklı olacağı düşüncesiyle bu alanların kişisel mahrem kabul edilerek yaklaşılmasına… Farklı yaratılış gereklerinden biri de hayırda yarışmak olduğunu biliyoruz ama bunu Müslüman toplumların toplumsal düzenlerine hayırda rekabete neden olacak düzenlere dönüştüremiyoruz… Dini kurumlarımıza da vatandaşların dini inançlarına da, bu farklılıkları yansıtamadık… Başkanlık başka akademik kurumlar toplumsal aydınlanmayı sağlayarak dini marjinallerin (Uç Dini Yorumların) tuzağına, terör örgütlerin ağına vatandaşlarımızın düşmeni engelleyemedi, engelleyemedik… Engellenecek dini düşüncelerin üretilmesi önerisiyle…

8. Çağdaş dünyayı etkisi altına alan ve israfa dönüşen tüketim kültürünün, insanı yaratılış gayesinden koparan yozlaştırıcı etkisi çeşitli yönleriyle araştırılmalı ve toplum bu hususta bilinçlendirilmelidir.

8-a) Tüketim kültürüne karşı mücadele de önce devlet kurumları, bunun içinde de Diyanet İşleri Başkanlığı, tasarrufa başlamalı ilk olarak lüks arabalardan, abartılı ibadethaneler yapılmasından vazgeçilmedir.. Son 15 yılda yaptığımız camiler kadar fabrika yapsaydık, cami yapmayı ibadet saydığımız kadar fabrika yapmayı ve üretimi de ibadet saysaydık, ekonomik sıkıntıyla karşılaşırmıydık? Hem tüketiyoruz, hem de üretmiyoruz faizle borçlanmanın nedeni bu olsa gerek…

9. Başkanlık,  din hizmetleri stratejisini belirlerken, sosyokültürel değişimi dikkate alarak hedef kitlenin beklenti ve ihtiyaçlarını tespite yönelik bilimsel araştırmalar yaptırmalı ve hizmetlerini bu doğrultuda gerçekleştirmelidir. Bu çerçevede, özellikle hutbe ve vaazların muhatap kitlede oluşturduğu kazanımları bilimsel yöntemlerle ölçmeli ve faaliyetlerini bu çıktılara uygun olarak sürdürmelidir.

9- a) Din hizmetleri stratejisi değişmeli sadece Müslümana, Müslümanlığın anlatılması üzerine değil, aynı zaman da deist, ateist, başka din mensupları için hem davet mesajı hem de saldırılara karşı düşünsel savunma üzerine kurulmalıdır… Hutbe ve vaazlarda genel ilkeler dikkate alarak yazılmalı, bir iki teolojik tartışma dışında, mili bayramların ve kurucu iradenin yok sayılışı, birkaç kez hükümeti siyaseten savunma dışında hutbeler genellikle iyi olduğu kanaatindeyim… Sorun bazı emekli vaazların kendi dini ve siyasi yorumlarını vaazlarına konu yapmasıdır... Buna dikkat edilmelidir, camiye gelmeyen bazı dini gruplarında gelmeme gerekçelerinin ilk dönem siyasal mücadeleler olduğu bilinmeli, örneğin Muharrem ayında, Alevi dedelerden bazıları camilere vaaz için davet edilmeli, camilere gelmeyen bu vatandaşlarında kısmen de olsa gelmeleri sağlanmalıdır..

10.      Arkalarında birtakım yeni dini akımlar bulunan, sağlıklı yaşam, iç huzuru, denge, kişisel gelişim, iş hayatında başarı gibi söylemlerle kendilerini kamufle eden, dinî ve millî kültürümüze yabancı yapılar hususunda toplumu aydınlatıcı çalışmalar yapılmalıdır.

10-a) Başka dini akımlar bizim ülkemizde vatandaşlarımıza nasıl ulaşıyor, ne gibi propagandalar yapıyor, bunların toplumumuz üzerinde etkileri nedir? Bunlarla ilgili üniversitelerin sosyoloji bölümleriyle edebiyatçılarla, tiyatrolarla, işbirliği yapılmalı, bunun yanı sıra, DİB, MEB Din eğitimi öğretimi kurumu, İlahiyat Fakülteleri işbirliği yapmalı hatta bu gibi dini şuralarda ortak dil belirlenmelidir… Bazı cemaatler ve vakıflarla yapılan ortak projeler devletin dini kurumları ve akademik camialarla yapılmalıdır…

11. Başkanlığın ilgili bakanlıklar ve kurumlarla yaptığı protokoller çerçevesinde farklı hedef kitlelerine sunulan hizmetlerin ortak bir dil ve yaklaşım birlikteliği içerisinde daha nitelikli olarak gerçekleştirilmesine yönelik olarak paydaşlarla çalıştaylar yapılmalıdır.

11-a) Aynen katılıyorum, yalnız düzenleyici kurumun düşüncesini, yada hakim siyasi grubun o alanda ki düşüncelerini ve icraatlarının aktarıldığı şuralar, çalıştaylar gerçek anlamda bırakın sorunları çözmeyi bir yana bırakın sorunları bile tespit edemeyiz… Şura çalıştay mantığında köklü değişiklikler olmalı,örneğin dini bir şura da Aleviler gibi farklı inanç grupları da davet edilmeli düşüncelerini buralarda anlatabilmeli, makulleri sonuç bildirilerine girmelidir..

12. Sosyokültürel değişimin en fazla etkilediği alanlardan biri de ailedir. Her geçen gün evliliklerin ve aile başına düşen çocuk sayısının azalması, aile içi şiddet, boşanmış ve parçalanmış aileler gerçeği bunun en açık göstergesidir. Başkanlık, gerek yurt içi ve yurt dışı irşad faaliyetleriyle gerekse de yazılı ve görsel yayınlarla aile kurumunun güçlendirilmesine yönelik sağladığı katkıları artırmalıdır. Bu çerçevede her yıl yazılı ve görsel yayınlara dönük “Aile ve Değerler Ödülü” ihdas etmelidir.

12-a)  Degişim olacak, teknolojik değişimleri biz o teknolojiyi üreterek karşılarsak en iyisini yapmış oluruz, ithal edersek başka etkilere acık hale geliriz, biz sosyolojik değişimleri kültürel uyumla, değişimle, duruşla karşılarsak sorun olmaz… Boşanma ise tüm sosyolojik değişimlere rağmen Müslümanların kadın algısı ve anlayışının değişmemesi olarak düşünülebilir… Aile birliğinin korunması toplumsal yapının temelidir, korunması devletin anayasal görevidir…

13.      Aile, toplumun temel taşıdır. Bundan dolayı İslam; nesli, dolayısıyla aileyi, korunması zaruri olan beş unsurdan biri olarak saymıştır. Bu nedenle aileyi ve aile değerlerini tahrip eden her türlü anlayış, yönelim ve sapkın söylemler, değerlerine bağlı insanımız arasında hiçbir zaman makes bulamayacaktır. Dine, fıtrata, ahlaka ve toplumsal değerlere aykırı olan ve bunu ifsad eden söz konusu anlayışlara karşı Başkanlık, paydaş kurum ve kuruluşlarla işbirliğini artırarak faaliyetlerini devam ettirmelidir.

13-a) 12 de bu bölüme cevap verilmiştir..

14.      Camiler ve müştemilatının, yerleşim yerinin özellikleri ve sosyokültürel değişim dikkate alınarak planlanması gerekmektedir. Bu çerçevede imkanlar ve ihtiyaçlar ölçüsünde, cami müştemilatı içinde kütüphane, okuma, sergi ve toplantı salonları oluşturulması gerekir. Ayrıca Başkanlığın uzun süredir üzerinde hassasiyetle durduğu ibadet mahallerinin; kadınların, çocukların, gençlerin ve engellilerin ihtiyaçlarını karşılama yönündeki uygulamalar desteklenmelidir.

14-a) Bunlara katılıyorum, çocukların sadece Kuranı Arapça öğrenmek üzere camilere, kuran kurslarına gelmesi Kuranın mesajının alınmamasına neden olmaktadır… Ayrıca dini, milli örneklik olabilecek şahsiyetlerin aşırı, insanüstü bir şekilde sunulmasının da, çocuklarımızda ve bizde biz onun gibi olamayız algısına neden olarak, örneklik bağının kopmasına neden olmaktadır… Örneklerle bağı kopan toplumlar, tarihsel kültürel bağdan da koparak geleceksiz kalırlar… Bunlar üzerinde de durulmasını öneririm…

15. Cami merkezli irşat faaliyetlerinin yanı sıra ilgi alanları ve yetenekleri doğrultusunda vaizlerin bir kısmının dijital ortamlarda, bir kısmının ise gezici irşat faaliyetlerinde istihdam edilerek hizmet alanlarının genişletilmesi ve çeşitlendirilmesi yönünde çalışmalar yapılmalıdır.

15- a) Dünya iletişimi ve etkileşimi dijital alanlara, sosyal medyaya kaymış bulunmaktadır, bu dikkate alınarak,  verilen mesajların nitelikleri, içerikleri, araçları günün şartlarına göre değiştirme gereği unutulmamalıdır.

16. Başkanlık, aileler, devlet koruması altındaki çocuk ve kadınlar, yaşlılar, gençler, bağımlılar, tutuklu ve hükümlüler, engelliler, hasta ve hasta yakınları gibi ihtiyaç duyan gruplara manevi danışmanlık ve rehberlik hizmetlerini vermektedir. Sunulan bu hizmetlerin daha yaygın ve kaliteli hale getirilmesi amacıyla Başkanlık, bu hizmeti verecek personele yönelik eğitimler için üniversitelerle yaptığı işbirliğini artırmalı ve bu alandaki yayınlara daha çok yer vermelidir.

16- a) Uyuşturucu alışkanlığı günümüz insanlığının sorunudur, bize de yansımaları gözle görülür bir şekilde olmaktadır… Bunun nedenleri arasında manevi boşluk olabileceği gibi, aile bağlarının zayıflaması, sevgi ve saygının karşılıklı azalması, gibi nedenler sayılabilir… Biz nedenleri ortadan kaldırarak bu uyuşturucu belasıyla mücadele edebiliriz… Bu da çocukların, gençlerin zamanını onların hoşuna gidecek şekilde doldurmakla mümkündür.. Bunun için ilçelerde müftülüklerimiz, yerel yönetimlerle işbirligi yaparak, tiyatro, sinema, spor faaliyetleri, hobi alanları gerçekleştirmelidirler…

17. Günümüzde köyden kente göç olgusu, nüfus yoğunluğu ve hareketliliği dikkate alınarak din görevlilerinin görev yeriyle ilgili dağılımı tekrar değerlendirilmeli ve gerekli düzenlemeler yapılmalıdır.

17-a) Taşımalı din adamları yöntemi uygulanmalı Cumalar ve ramazanların dışında din görevlisine ihtiyaç duyulmayan yerlerde ki görevliler geri çağrılmalıdır… Ayrıca zorunlu hallerde taşımalı cemaat yöntemi de yakın camilere yerel yönetimlerle işbirliği yapılarak taşıma yöntemiyle ısınma, aydınlatma ve görevli sorunları aşılabilir..

18. Hac ve umre organizasyonlarında uygulanan eğitim ve irşat programları; öncesi, ifası ve sonrası itibariyle planlı bir yetişkin din eğitimi programına dönüştürülmelidir.

18-a) Bu uygulama içerik acısından zenginleştirilerek devam ettirilmelidir

19. İlahiyat/İslami İlimler fakülteleri öğretim programlarının Başkanlığın, yaygın din eğitimi ve din hizmetleri yeterliliklerine sahip personeli yetiştirecek şekilde çeşitlendirilmesi ve açılacak bu programlardan mezun olacakların istihdamı için gerekli mevzuat hazırlanmalıdır. Bu bağlamda Başkanlık öncülüğünde başlatılmış olan Diyanet İşleri Başkanlığı, İlahiyat/İslami İlimler Fakülteleri ve Milli Eğitim Bakanlığı arasındaki işbirliği güçlendirilerek devam ettirilmelidir.

19- a) 10 şıkta cevap verilmiştir…

20. Hafızlık ve Kur’an Kursu eğitiminde daha başarılı sonuçlar elde etmek için, öğreticilerin pedagojik formasyon almış kişiler arasından seçilmesine özen gösterilmelidir.

20- Hafızlık kurumu yeniden değerlendirilmeli, gereği, ne kadar hafıza ihtiyaç var gibi üzerine düşünülmelidir, bir kitabın anlaşılmayan bir dille ezberlenmesi ne kişiye nede topluma bir katkısı olmayacağı düşüncesiyle.. Sadece ses uyumu yüksek sure ve ayetlerin ezberlenmesi yöntemine geçilmesi gereğinin düşünülmesini öneririm… Benim telefonumda, bilgisayarım da hem Arapçası hemde Türkçesi mevcut olduğundan ezbere ihtiyaç duyulmamakta, ezber yerine anlama cabası öne çıkarılmalıdır. MEB, eğitim uzmanlarının ezberin etkisiz olduğunu açıklamakta, anlamadan ezber ise insana zihinsel bir şey katmadığı bilinmektedir…  

21.      Millî Eğitim Bakanlığı ile koordineli olarak yürütülen hafızlık eğitiminin müfredatı ve ders saatleri pedagojik ilkeler çerçevesinde yeniden değerlendirilmelidir.

21-a) 10 şıkta kısmen cevap verilmiştir… Yada şık ayrı içeriktedir

22. Başkanlığımızın geniş hizmet ağı içerisinde hayati öneme sahip olan Dini Yüksek İhtisas Merkezlerinin, kurumsal varlığı güçlendirilerek devam ettirilmeli, sosyokültürel değişimler dikkate alınarak eğitim programları güncellenmeli ve eğitim süreçlerinde ülkemizin akademik birikiminden daha fazla yararlanılmalıdır.

22-a)  Diyanet olsun, diğer dini kurumlar olsun, vatandaşların dini düşünceden kaynaklı sorularına cevap vermelidir… Bundan daha da önemlisi dini düşüncenin karşılaşabileceği sorunlar gelmeden dini düşünce konusunda çalışan aydınların önerisi, uyarısı, eleştiri eşliğinde dini konularda sivil dini unsurlardan da, akademik camiadan da yardım alarak oluşabilecek sorunlara karşı düşünsel önlem alınmalıdır…  Bunun için Kavramlar sözlüğü genişletilmeli, dijital ortama açılmalıdır…

23. Başkanlık, sahih dinî bilginin, yeni medya ortamları ve kitle iletişim araçları vasıtasıyla toplumun tüm kesimlerine ulaştırılması; eksik ve yanlış bilgilerin tashih edilmesi ve din istismarına yol açacak yayınların önlenmesi amacıyla ilgili kurum ve kuruluşlarla işbirliğini artırmalıdır.

23 – a) Kavramlar, Sözlükler bizim anlama araçlarımızdır, kültürlerin temelleridir, bu anlamlar üzerine anlarız düşünürüz, düşünceler buralardan çıkar… DİB, DİNİ AKVRAMLAR SÖZLÜLÜĞÜ başkanlık internet sitesinden kaldırılmıştır…  Dini bilgi edinmek için başka dini kavramlar sözlükleri kullanılmaya başlamıştır.. Başkanlık ve Türk Dil Kurumu ortaklaşa çalışarak dini kavramlar sözlüğünü elden geçirmeli, genişletmeli, birçok kavramı Türkçeleştirmeli ve gerecek dini bilgini topluma, toplumun gerçek dini bilgiye ulaşmasına yardımcı olunmalıdır…

24. Başkanlık tarafından gerçekleştirilen farklı tür ve nitelikteki basılı ve görsel yayınların hedef kitle üzerindeki etkisi ve algılanma düzeyleri güvenilir medya araştırma ve analiz yöntemleriyle sık aralıklarla bilimsel olarak ölçülmelidir. Bunların analizi ve yorumlanmasıyla elde edilen sonuçlar ışığında yayın çeşitliliği içerik ve nitelik açısından artırılmalıdır.

24-a) Basılı ve görsel, kamu spotu gibi çalışmalar, bilinen ve sosyal içerikleri zengin hadislerle de devam edebilir… Vatan Sevgisi, Devlet ve toplumsal düzen Vurgusu, Kişisel ve Kurumsal Dayanışmanın önemi gibi içeriklerle dijital ortamlarda sosyal medyada gerekirse reklam aracılığıyla vatandaşlara ulaştırılabilir.

25. Başkanlık, farklı dil ve lehçelerde yapmış olduğu yayınları çeşitlendirmeli, bilişim teknolojilerinin sunduğu imkânları kullanarak etki alanını genişletmeli ve uluslararası düzeyde nitelikli yayınlarını artırabilmek amacıyla bir çeviri ofisi kurmalıdır.

25-a)  Farklı dil ve lehçelerde Bizim kültürel yakınlığımız olan Türki Cumhuriyetlerde, dini olabileceği gibi Türklerin ortak Kültürel değerlerini canlandıracak, canlı tutacak çalışmalar yapılabilir…

26. Başkanlık, sosyokültürel değişimleri ve bilgi teknolojilerindeki gelişmeleri göz önüne alarak, dijital yayıncılık alanında kaliteli ve etkin yayınlar üretmek için Dijital Yayınlar Daire Başkanlığı’nı bir an evvel faaliyete geçirmelidir.

26-a) Sosyal medya, dijital veri, arşivler, e-kütüphaneler birimleri acilen oluşturulmalı, ilk yapılacak şey ise Dini Kavramlar Sözlüğünün Dijital ortam da Yayına acilen tekrar konmasıdır… İslam Ansiklopedisi nasıl İslam’a İnanç ve düşüncesine büyük bir hizmet ise, bu Kavramlar sözlüğü de aynı işlevi görecek seviyede olmalıdır.

27. Başta gençlere yönelik olmak üzere inanç karşıtı akımlara karşı uyaran ve onlara verilecek cevapları içeren yazılı, görsel ve dijital yayınlar hazırlanmalı; bu metinler söz konusu akımları doğuran felsefî, tarihsel ve kültürel arka planı da ortaya koyucu nitelikte olmalıdır.

27-a) İnanca karşı akımların daha kolay ulaştığı ve ulaşıldığı bir dönemde şunu yasaklayayım da vatandaşlar buna ulaşamasın denilememekte, sadece vatandaşlar bu gibi mesajlara zihinsel cevap verir hale getirilmek zorundadır. Bu zihinsel anlayış ise günümüzün bilgileriyle donatılmış zihin olmak zorundadır

28. Çocuklar, gençler ve dezavantajlı gruplara yönelik yayınlar, stratejik öncelikler arasında yer almalıdır. Bu kapsamda dijital mecralarda yayımlanacak ürünler farklı disiplinlerden istifade eden bir anlayışla zenginleştirilmeli, ayrıca çocuklara yönelik bir televizyon kanalının kurulması için gereken adımlar atılmalıdır.

28-a) Farklı içeriklere en çok ulaşan grupların çocuklar ve gençler olduğu aşikardır çünkü çocuklar ve gençler daha çok meraklıdırlar… Daha çok soru sorarlar ve bu sorulara cevap ise genellikle video türünden olmak zorundadır… Diyanet Tv’nin yayınları daha çok çocuklara yönelmeli, öte yandan somut, soyut düşüncesi daha henüz gelişmemiş çocuklara dini bilgiler gibi soyut bilgiler çok dikkat edilerek verilmedir. Burada diyanet Tv de yayınlanan programdan gençlerin ve çocukların sorduğu sık sorulara cevap olacak parçalar alınmalı bir youtube kanalı kurarak ulaşılması ve ulaşım sağlanabilir…

29. Çocuklara yönelik basılı, sesli, görüntülü ve dijital yayınlarda dinî ve millî değerleri benimsetici politikalar daha da geliştirilmeli, çocuk psikolojisi dikkate alınarak hiçbir yayın türünde yabancılaştırıcı, fıtrata aykırı temalara ve şiddeti özendirici unsurlara yer verilmemelidir.

29-a)  Burada dikkat çekilmeye çalışılan konulara yukarda cevap verilmiş olup, burada dikkat edilecek olan içerik hazırlanma aşamasında, farklı ekollerden, farklı uzmanlardan psikolojik ve pedagojik yardım alınarak içeriklerin hazırlanmasıdır ki… Bu eksik olursa mesajlar etkisiz olacaktır…

30. Dinî duygu ve düşüncenin genç kuşaklara aktarılmasında edebiyat ve sanatın yeri inkar edilemez. Bu amaçla Başkanlığın yayın politikalarında, hat, tezhip, ebru, şiir, hikaye, roman, müzik ve sinema gibi alanlardaki edebiyat ve sanat ürünlerinin teşvik edilmesi, bu amaçla yarışmalar açılması ve uygun projelerin desteklenmesi önem arz etmektedir. Başkanlık, bu faaliyetleri kendi kurumsal kimliği ile planlayıp icra edebileceği gibi, daha geniş kitlelere ulaşma amacıyla kurum dışı projelere destek vermek suretiyle de gerçekleştirebilir.

30-a) Bu şıkka yukardaki şıklarda kısmen değinilmiş olmasının yanı sıra buraya ekleyeceğimiz şey şu olabilir… Bu içerikler sosyal medya aracılığıyla görünür hale getirilmelidir, ayrıca DV kitap evlerinde ki cay ocakları, eski kıraathaneleri andırmaktadır.. Kütüphaneler, ders çalışma ortamları,, internete bağlanma imkanlarıyla zenginleştirerek, yazar, çizer, şair, edebiyatçılar sohbete çağrılarak, müsait cami altlarına yaygınlaştırılarak, gelen herkes, yaşam tarzları, dini yorum farkları, siyasal düşünceleri üzerinden dışlanmadan gençler buralara yöneltilebilir…

31.Değişen dünya şartları, uluslararası ilişkilerdeki yeni gelişmeler, hizmet götürülen ülkelerdeki siyasi ve toplumsal değişimlerin; Başkanlığın yurtdışı hizmet ve faaliyetlerini mevcut haliyle sürdürmesini zorlaştırdığı ve uygulamada ciddi sıkıntılarla karşı karşıya bıraktığı gözlemlenmektedir.  Bu durum, yurtdışı hizmetlerinin köklü bir biçimde yeniden ele alınmasını ve yapılandırılmasını gerekli kılmaktadır. Bu doğrultuda hizmet yürütülen coğrafyanın yerel şartlarını ve imkânlarını dikkate alan ve hizmet götürecek olan personelin yetiştirilme süreçlerini yönlendiren stratejik eylem planı geliştirilmelidir.

31-a) Değişen dünya şartlarına göre önce M. Akif Ersoy’un ifadesiyle “Doğrudan doğruya Kur’an’dan alıp ilhamı/ Asrın idrakine söyletmeliyiz İslâm’ı.”  Bu şu demektir ilkleri kurandan al, yaşadığın günün şartlarına, anlayışlarına uygun olarak dünyaya anlat, kabul eden gönülleri ihya et… Bunun için önce dini düşüncemizi 1400 yıllık kaynaktan, yararlanarak güne hitap eder hale getireceğiz ki,… Gönüller ihya olsun, bu deryadan insanların içmesini sağlayalım… Nasıl ki, yurt dışına hitap ederken yerel diller önemseniyorsa, dilimiz Türkçe de, Türk olan bizlere dini söylemlerde önemsenmeli Arapca dille hitap ibadet boyutuyla sınırlı, istisnai haller içinde tutulmalıdır…

32. Yurtdışı din hizmetlerine muhatap olan kitlenin, geleneksel homojen yapısında farklılaşmanın olduğu; millet varlığımızın yanı sıra diğer müslümanların da camilerin bir parçası haline geldiği, ayrıca kuşak farkından kaynaklanan sorunların yaşandığı, nesillerin dil ve kültür olarak birbirlerine yabancılaştıkları gözlemlenmektedir. Bu itibarla bir öğretici, bir manevi rehber ve cemaati dış kurumlarda temsil eden bir önder konumundaki din görevlisinin mesleki ve pedagojik yeterliliğinin yanında ilgili ülkenin dil, din, kültür, sosyal ve siyasi yapısınailişkin eğitimden geçirilmesi, özellikle çok kültürlü ve çok dinli ortamlarda iletişim kuracak becerilerle donatılması gerekmektedir.

33-a) Yurt dışı din Hizmetleri iki grup olarak düşünülmeli, biri dindaşımız olmayanlar, diğerleri dindaşımız, Ümmetimiz olanlara yönelik çalışmalıdır… Dindaşımız olanlara yönelik olarak hac mevsiminde, örneğin bizim kontenjanlarımızın içine Türki Cumhuriyetlerin den 100-200 kişi misafir olarak her yıl başka bir Ülkeden olmak üzere hacca davet edinilebilir… Ayrıca dil ve kültürel farklılaşmalarda dikkate alınarak yayınlar yapılmalıdır.. dindaşımız olamayanlara yönelik ise, o ülkenin siyasal yapısı hedef alınmadan, laik bir din anlayışına uygun olarak mesajlar üretilmelidir..

33. Yurtdışındaki camiler, birer ibadethane olma yanında çocuklara, gençlere ve yetişkinlere hizmet veren birer sosyal, kültürel ve manevi rehberlik merkezleridir. Değişen hizmet beklentilerine uygun bir biçimde bu mekânların yeni işlevlerle donatılması, çocukların, gençlerin, kadınların katılımını teşvik edecek şekilde estetik tasarımlara kavuşturulması gerekmektedir. Bu doğrultuda gençlerin ve kadınların cami yönetiminde daha fazla söz sahibi olmaları yönünde tedbirler alınmalıdır.

33-a) Bu şıkka katılıyorum, uygulamadan farklı çocukların kültürü olduğu bilinciyle yaklaşılması gereğini hatırlatarak, diğer şıkka geçelim…

34. İslam dini ve uluslararası Müslüman camia hakkında sağlıklı bilgi edinmek isteyenler için yurtdışı Başkanlık hizmetleri başta olmak üzere basılı, görsel, işitsel ve dijital yayın ihtiyacı hayati bir mesele olarak karşımızda durmaktadır. Bu nedenle Başkanlığın yayın faaliyetlerini dünyanın önemli metropollerindeki küresel platformlara taşıyarak dini yayınların buradaki imkan ve fırsatlarla uluslararası nitelik ve etkinliğe kavuşturulması temin edilmelidir. Bunun için başta Türkiye’deki Başkanlık ve ilahiyat birikimini küresel düzeye taşıyacak, aynı zamanda farklı coğrafyalarda yaşayan Müslümanların entelektüel birikimlerini dünya kamuoyuna sunacak bir Uluslararası Diyanet Yayınevi kurulmalıdır.

34-a) Ülke ekonomisine katkı sunmak, kamu giderlerinden tasarruf sağlamak için, yeni kurumlar yerine, kurumlarda o alanla ilgili birimlerle karşılaşılan sorunlar aşılabilir…  Yunus emre Kültüre Merkezleri Bu iş için kullanılabilir, alt birimlerle istenilen kitlelere hitap edilebilir… Yayın evi ise sadece dini olmaması, genel olması gereğinden dolayı, Kültür bakanlığının Kurması ve ister bizim yayınlar içinde Uluslararası popülaritesi olan yazar, çizer, şair, dini yayınlar gibi yayın içerikleri olabilir…

35. Başka dillerde İslam ilahiyatı ve düşüncesinin entelektüel boyut ve uzmanlık düzeyinde desteklemeye yönelik olarak Başkanlığın koordine ettiği başta Uluslararası İlahiyat Projesi (UİP) olmak üzere Yükseköğretim Kurulu (YÖK) ve Yurtdışı Türkler ve Akraba Topluluklar Başkanlığı (YTB) ve Türkiye Diyanet Vakfı (TDV) kanalıyla yürütülen burs programlarının hedef ve verimliliklerini periyodik olarak değerlendirecek bir “Uluslararası İlahiyat Programları Yürütme ve Takip Kurulu”  oluşturulmalıdır. Bu kurul eş zamanlı olarak, gerek Başkanlık gerekse ülkemizdeki ilahiyat fakülteleri ile diğer ülkelerdeki emsalleri arasında akademik işbirlikleri geliştirmelidir.

35-a) Başka alanlardan tasarrufa gidilerek bu alanlara kaynak aktarılmalı, örneğin cami yapımına artık istisnai haller dışında kaynaklar ayrılmamalı, ülkemiz genelinde cami başına düşen nüfus oranına göre ancak ihtiyaç hailince yeni camiler yapılmalı, hatta merkezi bir idareden personel tasarrufuna gidilmeli…  Daha önce yapılmış olan Türk Cumhuriyetlerden insanların Lisans Programları için Ülkemiz davet edilmelidir…

36.Başta Batı ülkeleri olmak üzere bütün dünyada İslam ve Müslüman karşıtı söylem ve eylemlerin Müslümanların bireysel ve toplumsal varlıklarını ve kimliklerini tehdit edecek boyutlara ulaştığı gözlemlenmektedir. “İslamofobi” olarak adlandırılan bu olgu ile mücadelenin sağlıklı bir biçimde yürütülebilmesi için insan hakları ve temel hürriyetler çerçevesinde bir strateji geliştirilmesi etkin sonuçlar doğuracaktır. Bunun için Birleşmiş Milletler, Avrupa İnsan Hakları Komisyonu, Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı ve İslam İşbirliği Teşkilatı gibi uluslararası kuruluşlar, yerel hukuki zeminler ve anayasal çerçevelerin sağladığı imkânların kullanılmasına dönük girişimlere öncelik verilmelidir. Bu nedenle hak ve özgürlük ihlalleriyle mücadele amacıyla Müslümanlar tarafından kurulmuş organizasyonlarla işbirliği geliştirilmeli ve onların tecrübelerinden yararlanılmalıdır. Müslümanlara veya başkalarına yönelik hak ve özgürlük ihlallerini izleme, belgeleme ve gerekli hukuki mercilere iletme noktasında ilgili kurum ve kuruluşlarla işbirliğine gitmesi teşvik edilmeli ve Başkanlık süreç içerisinde bir “İslamofobiyle mücadele birimi” oluşturmalıdır.

36-a)  Müslüman karşıtı söylemlerin iki kaynağı vardır, birincisi Müslümanları davranışları, ikincisi ise Başka din mensuplarının Müslümanları kötü göstererek kendi dini argümanlarında ki eksiklikleri gizleme cabaları olabilir… Uluslararası sözleşmeler, İnsan hak ve Özgürlükleri dikkate alınıyor da, hala Müslümanlar üzerinden bir İslami fobi yaratılıyorsa sorun var demektir… Biz İslami fobi içinde olanların değirmenine su taşıyorsak, suç bizdedir… Başka din mensuplarının bize, bizim dinimize ne kadar sempatiyle bakabileceğinin en olumlu durumlarda bile bir sınırı vardır… İslami fobi yaşadığını söylediğimiz toplumlara doğru Müslüman toplumlardan yoğun bir göç olduğu, göç olgusundan anlaşıldığına göre.. Kendi dindaşlarının yönetmediği ülkelere adeta can hıraş bir kaçış, söz konusu olduğu da hepimizin malumudur… İslami fobiyi daha çok Müslümanlar kendileri yaşamaktadırlar, bu sorun önce Müslümanların İslam algısı, sonra dünya toplumlarının İslam algısı üzerine sosyolojik, antropolojik, felsefi çalışmalarla aşılabilecek bir sorundur…

37. Savaş, terör ve zulümler dolayısıyla zor günler geçiren İslam coğrafyasından ülkemize pek çok insan göç etmiştir. Dil, din, ırk, mezhep ve meşrep ayrımı yapmadan yüzyıllarca mazlumların sığınağı olan bu topraklar bugün de aynı sorumluluğu yüklenmenin haklı onurunu taşımaktadır. Zorda kalmış tüm insanlara el uzatmayı kendisine bir vazife addeden ülkemizin alicenap insanları savaş bölgelerinden göçmek zorunda kalan tüm mazlumlara kucak açmayı İslami ve insani bir görev addetmiştir. Buna bağlı olarak ülkemize sığınan mazlumların dinî, insani ve kültürel ihtiyaçlarını karşılama çalışmalarını başarıyla sürdüren Başkanlığın, bu alandaki yetki ve imkanları artırılmalıdır.

37-a) İslam’ın korumaya çalıştığı beş değer artırılarak, insan hak ve özgürlükleri de bu değerler içine alınarak, insanın fıtratına uygun, ilk olarak insan odaklı, yaklaşımlarla Müslümanların özelde Türklerin nasıl bir evrensel düşünceye uyum içinde oldukları, ayrıca evrensel düşünceye İslam ve Türk Kültürü üzerinden evrensel kültüre katkılarda sunarak dünya toplumlarıyla hayırda yarışmamızın zorunlu olduğu ortadadır…

Bütün bunlara ek olarak, Diyanet işleri başkanlığının Ümmet bilinci geliştirmek misyonu kadar millet bilinci geliştirme katkısının da olduğu unutulmamalı, Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının bir kurumu olduğu düşüncesiyle vatandaşın diliyle vatandaşa dinini anlatmalıdır…  Dini mesajlarda ve söylemde yabancı bir dil olan Arapçanın mesajlarda ki oranı hızla düşürülmesi günlük dilde kullanılan Türkçe kavramlarla, Kurani, ilkelere dayalı, genel ilkeler çıkararak topluma ve diğer sivil dini kurumlara, cemaatlere sunulmalıdır… Umarım Dini düşüncenin gelişmesine katkı sunan bir şura olur, Olması Dileğiyle, Selam ve Saygılarımla..

Sıtdık Fani --  vatandasfikri.com

Kaynak: https://www.diyanet.gov.tr/tr-TR/Kurumsal/Detay/26146/diyanet-isleri-baskani-erbas-6-din-srasi-kararlarini-acikladi

 

 

Bu Üyenin Diğer Yazıları
DİN NEDİR, NE DEGİLDİR?!?!
VERİMLİ/MÜBAREK YAŞAMAK!!
DİN ETKİSİ!!!
KUTSALLAR HİYERARŞİSİ -1
FESAT/FİTNE'NİN MALİYETİ!!!
HİCRETİN DÜŞÜNDÜRDÜKLERİ
DİNİN, DİNDARLAR ELİYLE YORULMASI!!
DİN VE SİYASET ELİYLE HAYATI KOLAYLAŞTIRMAK
İHSAN KAVRAMINI KAVRAMAK
AHLAK ve MÜSLÜMANLAR
GERÇEK DİN NEREDE?
RAMAZANIN İYYASI
DİN ve DEVLET İLİŞKİLERİ
ÖLÜM ve İNSAN
UMUTVARIZ!!
ZABİT, ZAHİT, AHLAK ve ADALET
MİRAÇ KANDİLİ ve YENİ MİRAÇLARIMIZ
LAİKLİK, DİNİ LAİKLİK!!
REGAİP KANDİLİ
Üç Aylar
İSLAM NEDİR? Sadece İbadet mi?
İNSAN NEDİR? (Dini Düşünce İçinde)
DİNDAR TASAVVUF İLİŞKİSİ
DİN NEDİR!!??
KURAN İLE ARAMIZDAKİ ENGELLER!!
DİN NEYİ KORUR!?
DEMOKRASİ ve iSLAM
SİYASET DİN, DİN SİYASET İLİŞKİSİ
DİN ve İŞ HAYATI
TAKLİT - TAHKİK ( Sorgulamak, Araştırmak)
KURAN OKUMAK!
KADERİN, KADERSİZLERİ!
Bunları Din mi, Emrediyor?
SÖZLÜKLER HAFIZAMIZDIR!!
İSLAM ve TEMSİL
KELİMEYİ ŞEHADET KELİMEYİ TEVHİD
TÖVBE (İyiliğe Dönüş İradesi)
Dindarlık // Ateistlik
DİN, SİYASET ve ŞİDDET
CUMA
DİN, NE İLE NASIL ANLAŞILIR?
DİN ve FİTNE
İslam’ın, Beş Şartı
DİNDE DİL SORUNU!!!
RAMAZAN NASIL İHYA EDİLİR?
BERAT KANDİLİ, BERAT GECESİ
ALLAH, KADININ SESİNİ DUYDU
AYETLERLE PEYGAMBER
MÜSLÜMANLARIN YİTİĞİ (Sevgi)
REGAİP KANDİLİ NASIL KUTLANMALIDIR?
AMENTÜ
ŞERİAT/ADALET İSTERİZ!!
GÜNAH, SUÇ ve CEZA
MÜRŞİDİMİZ
DİN DE, DİL ve ANLAM SORUNU!!
TAKLİDİ, TAHKİKİ İMAN!!!
GÖRÜNEN DİNCİ, GÖRÜNMEYEN DİN!
DİNİ DÜŞÜNCE ACISINDAN ATİ (Gelecek)
AHLAK CIKARABİLMEK
İNSAN ve DİN
KAVRAMLARDA VE KURAN DA, PEYGAMBER-LER
BEN ve O, ONLAR ve BİZ!!
Uydurduk, İnandık!
İmanla mı Yaşıyoruz, İmayla Mı?
TEMİZLİK (Manevi, Maddi)
KURUMLAR DEĞERLER
TAKVA SEVİYESİ
KURBAN KESİMİ
MESAJ VAR!! Okudun mu? Okuduk mu?
İSTİMNA, GÜNAH MI?
KURANDAN SİYASAL SİSTEMLERE, SİYASİ/DİNİ DÜŞÜNME
YANLIŞ DİNİ BİLGİ İMANDAN, EDER!!
Dinimizi Anlamada ki Engeller
Müslümanlarda Din Etkisi
DİNİN ÖNÜNE GEÇMEMESİ GEREKİRKEN GEÇENLER!
CANLI YAYINLA CEMAATLE NAMAZ
MİRAÇ, ÇIKIŞ, YÜKSELİŞ
DEVLETİN DİNİ, OLUR MU?
MÜSLÜMANLAR ve SAVAŞ!
KANDİLLER AYDINLATSIN
FAİZ
H.Z YUSUF
KUDÜS MÜSLÜMANLARINDIR
DEPREM KOVAN ADAM/ŞEYH
DİNİ GELENEĞİN SINIRLARI
DİNİ YORUMLAR
ÖLÜMCÜL GÜNAH 1
ÖLÜMCÜL GÜNAH 2
İNSAN ve HAYAT
DİNİ YARGILARIMIZ!!!
İLİM/İMAN İLE AMEL!!
DİNİ İLKE, SORUNU!!
DİN ŞURASI, DİN ŞURASININ, ŞURASI!!!
DİN, KÜLTÜR İLİŞKİLERİ, OKUMALARI, ANLAMALARI
DİN, DEVLET İLİŞKİLERİ
GAVS OLMAK, GAVSA TABİ OLMAK (Gavs’lık Nedir?)
KÂFİRLİK // KAFİRLEŞME // KAFİRLİŞTİRME
MÜSLÜMANLAR BİLİMDE NEDEN GERİ KALDIK?
MÜSLÜMANLAR, GEÇMİŞ ve GÜNÜMÜZ SİYASETİ
MİLLET, ÜMMET, VATANDAŞ FARKI
BAK, DİN BİZE NE DİYOR?
RAHMET EHLİMİYİZ, ZULMET EHLİ Mİ?
MÜSLÜMANLARDA ÇEVRE BİLİNCİ
İFFET, ÜZERİNE MÜLAHAZALAR
TEVAZU
İSLAM NEYİ KORUR?
MAKYEVELİST MÜSLÜMANLAR
BAYRAM BAYRAMOLA
MÜSLÜMANLAR DA HALİFE/YÖNETİÇİ SEÇİMİ
CANLI DİN, ÖLÜ DİN FARKI
MÜMİN, MÜMİNİN AYIBINI GİZLEYEBİLİR Mİ?
MÜLKİYET YIĞILMASI
DİN AFYONMUDUR, DEGİLMİDİR?
FIRKAYI NACİYE KİM?
MUHALİF, MÜSLÜMAN!
KURAN OKUMA NEDENİMİZ
HER ŞEYLE, HERKESLE SORUNLU!!!
DİN ve OLGUNLAŞMA (Tasavvufi Olgunlaşma)
MÜSLÜMANLAR NE KADAR MÜSLÜMAN?!?!?!
DİNİ DÜŞÜNCE
Ramazanın İhyası!
RAMAZAN NE AYI?
AHLAK, ADALET, DİN ve TOPLUM
İman
MUBAH// MÜSTEHAB
DİNİ DÜŞÜNCE
DİN NEDİR?
İMAN, İNANÇ, DAVRANIŞ İLİŞKİSİ
KUTSAL NEDİR??
FIKIH PROBLEMİMİZ!!!
DİN NASIL YAŞANIR?
DİN NE, DER? Biz Ne Anlarız, Ne Yaparız?
BİLİM + DİN = DİNDAR
ÖLÜM!!
MÜMİN MİYİZ??
İRŞADSIZLIK (Yönsüzlük)
HIRS!! (Meşru/Gayrimeşru Hırs)
MERHAMET
MÜSLÜMANLAR ve ÖZ ELEŞTİRİ
KİTAP’IN HAKLARI
DİNİ DÜŞÜNÜŞ DE DONUŞ!!
DÜNYEVİLEŞMEK!!!
MÜSLÜMANLARIN SORULARI NASIL OLMALI?
CENNETİ KOVMAK!!
DAVET (Cennete Davet)
İKİ MEKAN, İKİ YAŞAM
KİTAPLI YAŞAM
SADAKA, ZEKAT, İNFAK (Paylaşma Farzı!)
Hanginiz MUHAMMED?
SİVİL İLAHİYAT (Sivil Dini Düşünce)
MAŞALLAH - Maşallah Ne Demektir?
Cenaze Defni
İMAN İNSANI
ALLAHTAN UZAKLAŞMAK
HİCRET
Şahit miyiz, Şehit miyiz?
KIBLE (Kıblesizlik)
YERYÜZÜ MESCİDİ
BAYRAMLAR
KADER ANLAYIŞIMIZ - Yaşanılanlar Kaderimiz mi?
HAC KURBANI
Din Adamı/Kadını Nasıl Olunur?
DİN İKTİDAR İLİŞKİSİ
Cennete kim gidecek? Bizim Şıha Soralım mı?
YANILMIŞ, TANRI(ALLAH) VARMIŞ!!
CUMA DA, CUMASIZ KALMAK!!
CENNETİN YOLU
CENNETİNİ KAYBEDEN TOPLUM!!
TÜRKİYE CAMİ RAPORU
DİNİ KAYNAKLARIN AŞIRI YORUMLANMASI – 2
DİNİ KAYNAKLARIN AŞIRI YORUMLANMASI - 1
DİNİ KAYNAKLARIN AŞIRI YORUMLANMASI
MÜSLÜMANLARIN HATALARI!!
MÜSLÜMANLARIN DÜŞÜNSEL SORUNLARI!!
ELHAMDÜLİLLAH (Derken Ne Diyoruz?)
FRANSA DAN İNANÇ ALANINA HADSİZ MÜDAHALE
MÜSLÜMANLARIN, İSLAMİ SİCİLLERİ, NEDEN BOZUK?
MUHSİN MÜSLÜMAN KİMDİR?
MÜSLÜMANLARDA AHLAK
MAHREMİYET, MAHRUMİYETE DÖNÜŞMESİN!!
İHSAN (İhsani İnsan)
MÜSLÜMANLAR VE ŞÜRASIZLIK!!!
Zikir Matikten Sevgi, İyilik ve Fikir Matiğe
SIRAT KÖPRÜSÜ (Sırat Köprüsünden Kolay Geçme Yolu)
DÜŞÜNSEL DONMA HALİ!!
Mübarek
DİNİ DÜŞÜNCE
DİNİ DÜŞÜNCEDE İSLAH
GÜNAH ALĞISI
ŞEYTAN TAŞLAMA
HARAM/ GÜNAH - MÜBAH- HELAL/SEVAP
DİNİ İLKE Mİ, UYDURULMUŞLUK MU ?
DİNE KİM DARBE VURUYOR?
ALLAH’A YAKLAŞMANIN YOLU!!
H.Z. MUHAMMEDİYE YOLU
ÂMİN, NE DEMEK?
ŞEYTAN'A UYMAK
MESAJI OKUMAK
DİNİMİZİ ANLAMA ÜZERİNE DÜŞÜNMEK
SECDE
ASIL, İBADET (Anlama İbadeti)
KANDİLİMİZ KUTLU OLSUN
KANDİLİMİZ KUTLU OLSUN
SALİH AMEL
İLAHLIK İDDİALARI
SANATTAN VE KADIN VÜCUDUNDAN KORKANLAR
MANGURT MÜSLÜMANLAR
DİNİ TÜRKÇE OKUMAK
KOLAY MÜSLÜMANLIK
SÜNNET SORUMLULUĞU
HOCAM SİZİ ANLAMAK İSTİYORUM!!
BAYRAM
BARIŞ MI, BAYRAM MI?
VAHYE DAYALI BİLGİ
PUT NEDİR Kİ?
MUHKEM VE MÜTEŞÂBİH
MÜSLÜMAN TOPLUMLARIN SORUNLARI
RAMAZAN, BAYRAM
ÖRNEK İMAM
İNANÇ SEVİYEMİZ
KURAN’LA BULUŞMA
MÜSLÜMANLARIN KAPİTALİZMLE İMTAHANI!!
DİN EĞİTİM MÜFREDATI
ÖZÜR!!
ADALET HAK, HUKUK, AHLAK
İFTAR SOFRALARIMIZ
RUHİ ORUC
KUL OLABİLME
TÖVBE
AKLI SELİM
ZULÜMDEN SAKINMA, ADALETİ ÖNERME SORUMLULUĞU
İMAN
MARUF VE MÜNKER
DİN NEDİR?
TEKNE MÜSLÜMANLIĞI, TAKVA MÜSLÜMANLIGI
NAMAZ BİZDE NASIL ETKİ YAPMALI?
ZİKİR
MÜSLÜMAN TOPLUMLARIN SORUNLARI - 5
BELAMLAR ve BELALARI
MÜSLÜMANLARIN SORUNLARI - 4
MÜSLÜMANLARIN SORUNLARI -3
MÜSLÜMANLARIN SORUNLARI - 2
MÜSLÜMANLARIN SORUNLARI
CENNETİN YOLU - CENNETİN TAPUSU
MÜSLÜMANIN KAYIBI
DÜNYA VE DİN KİRLETİCİLERİ
HALİFEYE NE YAPTIK?
ADALET FARZ, ZULÜM HARAM
ŞEFAAT EDİLECEKLER
AYET OKUMAK, AYETLERİ ANLAMAK
İÇTİHAT ÜZERE, İCMAYA İCABET
İSLAMİ ÖRGÜTLER
CEMAATLER DE YOZLAŞMA
MÜSLÜMANLAR DA FİTNE NEDENLERİ
MÜSLÜMANLAR DA MÜSAMAHA
CEMAATLERİN EGİTİMDE YAPTIKLARI HATALAR
UYDURULMUŞ DİNİN YALANLAR
DİN/DİNDARLIK, SOSYAL DEMOKRASİ
EMEK KUTSALSA!
KERBELA
MUHARREM AYI
DİNİN DİLİ
KURBAN İBADETİ
KURBAN BAYRAMI
İSLAM
DİN İSTİSMARI
DİNİ GÖRÜNÜMLÜ ÇATIŞMALAR
BAYRAMLAR BAYRAMOLA
İSLAM DA HAK ve KADIN HAKLARI
RAMAZAN ORUÇ AYI OLDUĞU KADAR KURAN AYIDIR DA
ORUÇ ZAMANI
RAMAZAN/ORUÇ
GÜNAH ANLAYIŞIMIZ ÜZERİNE
DİN, AFYON MUDUR?
İFRAT/TEFRİT
NAMAZIN RUHU
İSLAMIN DAVETİ, KARDEŞLİGEDİR
MÜSLÜMANLAR ve KAMUSAL ALAN
BİRLİĞİMİZE NEDEN OLACAK KAVRAMLAR
ÖLÜM ve ÖTESİ
DİN DENGE İLİŞKİSİ
UYDURMA DİN, GERÇEK DİN
İSLAM TOPLUMLARIN DA KADIN SORUNU
KURAN’LA NASIL BULUŞABİLİRİZ?
Kutsalla, Kültür İlişkisi
ÜMMET BİLİNCİ
SORU ANLAM İLİŞKİSİ
ADAVET/ADALET
AHLAK, ADALET NE YAPMAYI GEREKTİR?
HARAM – HELAL
@@. ANA HAPSOLMAK !! . @@
HAS DİN, HAS KUL
PEYGAMBERİMİZİ, ONUN MESAJINI DÜŞÜNMEK!
İSLAM’IN DEGİL, İSLAM TOPLUMLARININ SORUNU
AHDE VEFA
DİNİN YANSIMASI
KURAN’I ANLAMAK/ANLAMAMAK
İMANLA HAYATIN İÇİN DE AMEL
KURAN DA SARP YOKUŞ
DİN ve İNSAN/İNSANLIK
İSLAM ÜLKELERİN DE HALK KALMAYACAK
HİCRET - MUHARREM AYI
MEZARLIK ZİYARETİ
KURBAN/BAYRAMI
ÜMMET BİLİNCİ
ÜMMET, ÜMMET'E ZULMEDİYOR!!
UTANDIRAN ÜMMET!!
RAMAZAN
EMANETLERİN KUTSALLIĞI!!
HAZİNE MALI
DİNİMİZDE KÜLTÜREL ETKİLER - 2
DİNİMİZDE KÜLTÜREL ETKİLER -1
İYİLİKLER GÜNAHLARI YOK EDER
AKIL/DÜŞÜNCE NİMETİ
KURANI ANLAMAK , KURANLA YAŞAMAK
DİN DE KÜLTÜREL ETKİLER
AHİRET BİLİNCİ NEDİR?
ADALET/AHLAK
GUSÜL
ABDEST - 1
GÜNÜN CİHADI / MODERN CİHAT !!!
DUA
İBADET DEN, İMANİ ALANA DİN EGİTİMİ
MÜLK ALLAH’IN SA ….
KUTLU DOGUM ve VEDA HUTBESİ
KAMU/TİCARET AHLAKI
DİNDEN UZAKLAŞMA!!
ABDEST
HAK, KUTSAL TECAVÜZ, HARAMDIR
MÜSLÜMAN AHLAKI
SEVAP/GÜNAH
Mutmain
İSLAM'IN TERÖRLE KİRLETİLMESİ
HAFIZLIK
GERÇEK DİNDARLAR NEREDE?
HİDAYET - ENANİYET
CAMİ TOPLUM İLİŞKİSİ
Şİİ Mİ, SUNNİ Mİ, MÜSLÜMAN, MIYIZ?
ADALET VE DALÂLET
DİNDARLIK ÜZERİNE
ÖRNEKLERE SAHİP ÇIKABİLMEK
HARAM
KERBELA KATLİAMI/ MUHARREM AYI
KERBELA KATLİAMI / MUHARREM AYI - 1
KERBELA KATLİAMI / MUHARREM AYI -2
HİCRET
AF / AFFETMEK
İSLAM KARDEŞLİĞİ
DEDE, BANA KURAN'I ANLAT
PARAYA ESARET
EMEK//RIZIK GASPCILARI
HAC, BİRLİGE YOLCULUKTUR
GAZZE DE ÇOCUK OLMAK
ZİKİR
RAMAZAN
KİBİR
KUTLU DOĞUM
GÜNAH İŞLEME
CANA SAYGI DUYMAYAN, NEYE DUYABİLİR?
VURMA İNSAN KARDEŞİN
İNANAN KİŞİNİN SINIRLARI
KURAN DA PAYLAŞIM İNSANLARIN RIZKINI KESMEYİN
MEVLİD KANDİLİ
İKİ TÜR İSLAM TEMSİLCİSİ
EZAN
İMTAHANDIR!
HAC İBADETİ
İNSAN KATLETMEK!!
ÜMMET KAN AĞLIYOR
ÜMMET'İ MUHAMMED'İN HALİ!!!
H.Z MUHAMMET'İN ÜMMETİNE DİLEKCEMDİR
DİNDE ZORLAMA YOKTUR
ALLAH'IN SINIRLARI (HUDUDULLAH)
ORUÇ
KELİME-İ TEVHİD
OL, ÖL !!
NAMAZ SÜRELERİ -1
PEYGAMBERLER NEDEN GÖNDERİLDİ?
ALLAH'IN SINIRLARI
İSLAM'IN BİLİMLE İMTİHANI!
LAİKLİK
İSLAMİ FOBİ VE NEDENLERİ
MEVLİT KANDİLİ
TAKVA ELBİSESİ
SİYASET  
2024 Seçim Sonuçları !!
HÜSEYİN BENEK

TOPLUMSAL  
DİN ve DEMOKRASİ!!
FİKRİ ADİL

TOPLUMSAL  
CUMHURİYETİN YÜZÜ KADINLAR
Nevval SEVİNDİ

TARİH  
TÜRKLERİN TARİHDE YERİ ve ÖNEMİ
Tomris VAKANÜVİS

ŞİİR  
NORMALİ AŞMAK!
AHSEN'E SEVDALI

TOPLUMSAL  
DİN NEDİR, NE DEGİLDİR?!?!
SITDIK FANİ

SİYASET  
MUHALİFLER İTTİFAKLAMI, İTTİFAKSIZ MI?
M.Akif GÖKALP

SİYASET  
CHP TARTIŞMANIN KEYFİLİĞİ
AYDIN FİKİRLİ

ÖNERİLER  
KİLO SORUNUMUZ SAGLIK SORUNUNA DÖNÜŞMESİN
DERMAN ABİ

GELECEK  
YAPAY ZEKA ve METAVERSE NEDİR?
Şahin KAHİN

Reklam

“Din lüzumlu bir müessesedir. Dinsiz milletlerin devamına imkân yoktur."

                                    M.Kemal Atatürk


Adrese Git
Sitemiz en iyi 1024 x 768 çözünürlükte ve Internet Explorer ile görüntülenir...
EpoxSoft