BAYRAM DA DAVRANIŞ TİPLERİ

Millet olarak bir bayram daha yaşıyoruz, istenilen iyi, güzel, mutlu yaşamaktır bayramı, bayramlar normal de neşe, mutluluk, tanışma, kaynaşma, yardımlaşma gibi insani davranışların zirve yapması gereken zamanlardır… İnsanı davranışlarımıza zirve yaptırabiliyormuyuz? Bu bayramda yaptırabildik mi?

Bende bu bayramda birkaç insan davranışı gözlemedim, benim sevdiğim bir özelliğim bunların hiç birini, benim gibi davranmıyor diye düşman ilan etmemektir… Hatta bir ateist arkadaşımın mesajı çok hoşuma gitti, “Müslüman Arkadaşlarımın Bayramını Kutlar, Sağlıklar, Mutluluklar Dilerim” bu duyarlı ateist arkadaşa çok teşekkür ederim… Onu Allah yargılayacaktır, ben yargılamadan kendimi uzak tutmayı tercih ederim…

İlk olarak bayramda tatile gidenleri, hükümet yetkililerinin de, vatandaşları tatile gitmesine özendirdiklerini gördüm, bunları bir kenara koyalım, önce şunu belirtelim ki, bu değerlendirme yargılama için değil, bizim kültürün bize bayramda yapmasını önerdiği davranışı bulma ve görme üzerine yapılmaktadır… Tatile giden vatandaşlarımıza iyi tatiller dilerim, yalnız şunu yapabildilerse, bu tatil işini bir yer de, kültürümüze uydurduklarını düşünürüm… Tatile sadece kendileri değil, anne ve babalarını da götürerek birlikte bayram geçirmişlerse nispeten kültürümüze uygun hareket edilmiş olur… Sonra ki, bayram davranışlarına geldiğimizde ise şunları gördüm..

Bayramda, genel kültürümüzün tersine içki içenler tanık oluyordum, yine oldum… Bunlar kendi kültürlerinden uzaklaştıklarının farkında değil olsalar gerek.. Diyelim ki dini olarak bayramlara inanmıyorsunuz, bayramı bir sosyolojik kabulle kabul edebilirsiniz, ateist arkadaşımın bu mesajı bu doğrultuda algılabilir…  Bu içki içen vatandaşlarımıza da, toplumun kültürüne, inancına saygı gereği, umuma açık yerler de içki içmemelerini öneriyorum… Neden? Toplumları bir arada kültürleri tutar, birliklerine kültürleri hizmet eder, bu kültürün başat iki temeli vardır biri dil, diğeri dindir, dil bizim Türkler olarak sahip çıkmamız gereken kalemizdir, bu kaleyi korumak için her fırsatta Türkçe konuşmalıyız, Türkçeye girecek yabancı kelimeler yerine Türkçe kelimeler bulmalıyız ve mümkün oldukça dilimizi, kalemizi diğer dillere karşı korumalıyız… Dinimizde bize bazı Emir, öğüt ve önerilerde, bulunur bu öğüt ve önerileri dikkate alarak yaşarsak toplumsal birliğimize ve düzenimizi dikkate alarak hareket etmiş oluruz… Benim duyduğum, bildiğim kültürümüzün bize önerileri içinde genel olarak da, bayramda da içki içmek yoktur… İçki herhalde haramdır, bayramda toplumumuz bunu daha da hoş karşılamaz, bunun için daha dikkat edilmesini öneririm… Son olarak bayramda bizim kültürün önerisi nedirle, yazımızı bitirelim mi?

Kültürümüz bayramlarda şunu önermektedir, bayramda ilk olarak bayram namazı kılınır, sonra akraba olan büyükler, daha sonra komşular ziyaret edilir… Bayramdan önce tespit ettiğimiz yoksul akrabalar ve komşulara bayramdan önce bayramda kullanılacak şekilde yardımda bulunulur… Bu yardımlar yapılırken mümkün oldukça onları rahatsız etmeden yapılması gerekir, yani gösteriş yaparak yardımda bulunmak yanlıştır… Bu hataya siyasilerimiz çok düşüyor, belediye başkanları yardım dağıtıyor, onlarca fotoğraf makinesi insanları yardım aldığına pişman ederek topluma onların yardıma ihtiyacı olan fakirler diye sunuluyorlar… Onları pişman etmeyecek şekilde yardım edilmesini öneririm.. Bayramın, bayram gibi olması için, bayramın gerekleri ne, o bunu yapıyor, şu bunu yapıyor diyerek değil biz kendimizden sorumlu olduğumuzu düşünerek ve bayramın gereklerine uygun davranarak, bu günü bayram gibi yaşayarak, geçirmek dileğiyle…

Sıtdık Fani – 2.9.17 – vatandasfikri.com