DİNİ KAYNAKLARIN AŞIRI YORUMLANMASI - 1

(Kadın, Erkek İlişkileri Üzerinden Degerlendirme) 

Dini düşünce inancımıza kaynaklık eder, imanımızı güçlendirir, bazıları şöyle düşünmeyebilir, inanç için düşünmeye ve akla gerek yoktur… Herkes bilir ki akıl, düşünce yoksa insan olarak biz de yokuz, akıl yoksa ahlak da adalet yok, akıl yoksa imani sorumluluklarda yoktur… Böyle düşünenler, düşünmeyi kendilerine yasaklayanlar olabilir… İşte bu nedenlerle dinimizi akıl ve düşünce yoluyla anlayarak, makul anlamlar çıkararak, makul yorumlar yaparak, dini düşünce alanında ki ifadeyle içtihatlar yaparak… Fıkıh alanını zamanımıza uygun, inanların da akıl ve düşünce, mantık yoluyla kabul edeceği bir gerçekçi, akli, düşünülerek yorumlayarak toplumumuza rehber olacak şekilde yeniden ihya edilmesi gerekmektedir… Bunun içinde dinimizi yeniden yeniden okumalı, yeniden yeniden anlamalıyız, gelenekten kopmamak için de aşırı yorumlardan da kaçınmalıyız… Aşırı yorumlara örneklerle devam edelim, aşırılıklardan toplumumuzu koruyalım… Şu alanlarda aşırılıklar olabilir, birbirimizi sevelim ve sayalım, birbirimizin hukukuna, hakkına riayetlerde saygılı davranmada aşırılıklar yapabiliriz… Ama şu aşırı yorumlardan da kaçınmalıyız…

Örnegin, türban meselesi, örneğin iffettin yanlış yorumlanarak sadece kadınların sorumlu tutulması gibi yorumların nereden kaynaklandığını bilmemekle beraber, bu yorumları yapanın yaşadığı toplumun kültürel geleneklerine göre yapmış olma ihtimalinin güçlü olabileceğini düşünerek…. İki konuyu inceleyelim… Biri türban…

Önce ayeti alalım ki buraya, tek sağlam, tek kutsal kaynak ne diyor, tanık olduğumuz örtünme ile ne kadar alakası var, neden bu kadar kadınlar kapatılmalıdır?

“Mümin kadınlara da, gözlerini haramdan sakınmalarını ve namuslarını korumalarını söyle! Görünmesi zorunlu olanlar dışında, ziynetlerini teşhir etmesinler. Başörtülerini yakalarının üzerine salsınlar. Kocaları, babaları, kayınpederleri, kendi oğulları, kocalarının oğulları, erkek kardeşleri, erkek kardeşlerinin oğulları, kız kardeşlerinin oğulları, mümin kadınlar, ellerinin altında bulunanlar; erkeklerden, ailenin kadınına şehvet duymayan hizmetçi ve tâbi kimseler, yahut henüz kadınların gizli kadınlık özelliklerinin farkında olmayan çocuklardan başkasına ziynetlerini göstermesinler. Gizlemekte oldukları ziynetleri anlaşılsın diye ayaklarını yere vurmasınlar. “Ey müminler! Hep birden Allah'a tövbe ediniz ki kurtuluşa eresiniz.” Nur-31  “Ey Peygamber! Hanımlarına, kızlarına ve inananların hanımlarına, dışarıya çıkarken “üstlerine örtü almalarını” söyle. Bu, onların tanınmasını ve incitilmemesini sağlayan en uygun yoldur. Allah çok bağışlayıcıdır; merhamet sahibidir. Azzap – 59 “

Bu ayetleri okuyalım, sonra şu ayeti de okuyalım, hatta Kuranın bu konudaki tüm ayetlerini okuyalım, sonra türban meselesinin kadınları kapatmada ki abartmalara, burka gibi, eğitimin yasaklanması gibi uygulamalara bakalım…

“O zaman Rab'leri, onların dualarına icabet etti. (Şöyle buyurdu): Sizden erkek veya kadın amel edenin amelini, Ben kesinlikle zayi etmem. Siz birbirinizdensiniz. Hicret edenlerin, yurtlarından çıkarılanların, Ben'im yolumda işkenceye uğrayanların, savaşanların ve öldürülenlerin seyyiatlarını mutlaka örteceğim. Ve onları mutlaka, altlarından nehirler akan cennetlere sokacağım, Allah'ın katından bir mükâfat olarak. Ve Allah, O'nun katında mükâfatların en güzelidir. âli imrân-195”

Vurgu şuraya “Sizden erkek veya kadın amel edenin amelini, Ben kesinlikle zayi etmem. Siz birbirinizdensiniz.”  O zaman kadın bu kadar kapatılırken erkek neden kapatılmaz, buradan hemen olumsuz bir anlayış çıkararak erkekleri de kapatalım çıkmasın, ayetleri insanların hayatlarını zorlayacak onların özgürlüklerini kısıtlayacak şekilde yorumlanmasını anlamış değilim… Bende biraz aşırı yorumlayarak.. Acaba çok kadınla evlilik kültürünün olduğu toplumlarda kadını kontrol altına almak için din kullanılmış olamaz mı? Sizden, bir ricam İslam’ın İlk dönemlerinde kadınlar, Filipinlerdeki Müslümanlar nasıl Örtünüyor bir araştırın… Sonraki konumuza geçelim mi?  İffetin korunması…

Önce ayet ne diyor, sonra uygulama ne, sonrada aşırı yorumların nedenleri üzerine hep beraber düşünelim… Ben yazıyı uzatmamak adına sadece örneği verip düşünmeyi yazı dışına bırakacağım….

Zaniye (zina yapan kadın) ve zani (zina yapan erkek); o zaman ikisinden herbirine yüz celde (yalnız cilde tesir edecek sopa) vurun. Eğer Allah’ın dînini (uygulama) konusunda, Allah’a ve ahiret gününe inanıyorsanız; onlara merhamet sizi tutmasın (size mani olmasın). Ve onların (ikisinin) azabına, mü’minlerden bir grup şahit olsun. Nur -2  “Zani (zina yapan erkek), zaniyeden (zina yapan kadından) veya müşrik olan kadından başkasını nikâhlayamaz. Ve zaniyeyi de, zani veya müşrik olan erkekten başkası nikâhlayamaz. Ve bu, mü’minlere haram kılınmıştır. Nur – 3” Şimdi Uyğulamalara baktığımızda erkekler için ayetler özgürleştirici yorumlar yapılmış, kadınlar için de neredeyse zulme varacak boyutta özgürlükleri kaldırmak için yorumlanması üzerine ne diyorsunuz? Ben bu tür yorumların üzerine yeniden düşünülerek ve günün maruflarına göre yorumlanması gerektiğini düşünüyorum… Dini bilgi kaynakları üzerine, Dini Anlama Üzerine, Dini Aşırı Yorumlamalar Üzerine Düşünerek… Yeni düşüncelere ulaşmak dileğiyle selam ve sevgilerimle…

Sıtdık Fani – 25.5.18 – vatandasfikri.com

Kaynaklar

• http://www.kuranmeali.org/24/nur_suresi/31.ayet/kurani_kerim_mealleri.aspx

• http://www.kuranmeali.org/kuran/nur-suresi/