ÇANAKKALE SAVAŞI 1915-1918

Çanakkale de ne oldu, bunca insan neden öldü, 250 bin şehit neden verildi?  Çanakkale de Türklerin amacı vatanlarını savunmaktı, savunmak için vatanı ve devleti Anadolu insanı bunca can şehit verdi. Emperyalist emellerle işgale gelenlerde öldü ama amaçları güçsüz kalmış imparatorluktan biraz olsun nemalanmaktı. Nemalanmaya çalışırken, ölenlerle, vatanı savunurken ölenler bir olurmu?

Vatan savunurken şehit olarak ölmeyi anlıyorum da, sömürmek için başka ülkelere saldırmayı ve bu uğurda çocuklarını ölüme göndermeyi anlayamıyorum.  Dünyada herkes kendi alanı olan vatanın toprağını verimli kullansa,  örneğin şu anda 72-75 milyon olan ülkemiz toprakları 500 milyon insanı da beslemeye yeter.

Demek ki, bu saldırılarda, sadece toprak ve sömürmek maksatlı değil kendilerinde böyle bir hakkı gören ve görmelerine neden olan, saldırgan emperyalist hayallerde ve düşüncelerde aramalıyız. Yani adamlar daha çok tüketmek için, bizim zenginlik kaynaklarımızı da kullanmak zorunda hissediyorlar. Bu hisle Çanakkale ye geldiler, ülkemizi İzmir’den Ankara Polatlı’ya kadar işgal etme girişiminde bulundular. Ya bu girişimler başarılı olmuş olsaydı?  Olamadılar çünkü o zaman bu topraklarda yaşayan atalarımız vatanların canları pahasına savundular.

Bu aslında kendini dünyanın sahibi sananlara bu dünya bizde varız diyerek kendini kabul ettiren, atalarımızın destan yazdığı bir zaferidir.

Karşıda öyle bir ordu ki neredeyse bizim tüfek sayımız kadar top sayısı var, ama o gün orada savaşan atalarımızda mücadele azmi var, direnmek var, sabır var, şehit olmak var, ama umutsuzluk yok. Bunun sebebi vatan sevgisi imandandır, inanç yoğunluğunun yanında, bütün canlılarda olan alanını koruma içgüdüsüdür. Bu inançla ve bu inancın verdiği sabırla ve sebatla Çanakkale geçilemedi, vatan sevgisi nedir, ecdadımız o zamanın en güçlü ordularına ve ülkelerine bunu gösterdiler.

Bu fedakârlığı ve mücadeleyi M. Akif, şöyle anlatıyor, “ Ne büyüksünsün kanın kurtarıyor, Tevhidi, Bedir’in aslanları ancak bu kadar şanlı idi, Sana dar gelmeyecek makberi kimler kazsın? Gömelim seni gel tarihe desem sığmazsın” diyerek mücadelenin Çanakkale direnişinin ne kadar önemli olduğunu, bedirde yenilmenin İslam’ın yayılışına darbe olacağı için çok önemli buluyor.  Çanakkale de yenilmenin son bağımsız İslam ülkesinin sonu olacağı düşüncesiyle ve iki savaşında ne kadar zor şartlarda ve büyük fedakârlıklarla verildiğini bize anlatıyor.  Tarihe gömmeyin diyerek bize bu savaşı zaferle taçlandıran atalarımızı unutmamamızı istiyor.  Bu mücadele, bu direniş, bu savaş, böylesine bir destanı, bırakın bizim unutmamızı şu anda işgale uğramış olanlar, emperyalist oyunların içinde ekonomik sorunlar yaşayanlar, çeşitli oyunlarla ülkelerinin zenginlik kaynaklarını büyük şirketlere kaptıranlarında örnek alarak mücadele umutlarını yeşertecek tarihi bir zaman dilimidir Çanakkale savaşı.

Bu durumu Yüzbaşı David Fallon, “Büyük Kavga adını” verdiği kitabında şöyle anlatıyor, “Almanlar gaddar ve fırsatçı iken, Türkler şeytan gibi savaşı ama, centilmendir, aciz olana saldırmaz ve dokunmazlardı” diyor. Yüzbaşı Fallon’un da dediği gibi büyük bir kavgaydı ve bu kavgada haklı olan bizdik, çünkü vatanımızı koruyorduk ve biz kazandık.

Bu kazanmada umutsuzluğa kapılmadan direnen askerlerimiz yanı sıra M. Kemal’in akıllıca kararlarıyla birlikte saldırgan tarafın tam karaya çıkma anında yanlış malzeme yüklediklerini fark ederek doğru malzemelerin İskenderiye’ye dönüp alınması için harcanana zaman da Türkler, zaman kazanmış, Gelibolu’daki birliklerini güçlendirmişlerdir. Ayrıca saldırgan birliklerinin bölge konusunda bilgilerinin az oluşu, araziyi tanımamaları başarısızlıklarında etkili olmuştur. Bu kadar gönülden, bu kadar azimle ülkelerini savunanlara Allah yardım etmiş ve saldırgan emperyalist güçler 1918 Mart’ına geldiklerinde yenilgiyi kabul ederek geri çekilmek zorunda kalmışlardır. Saldırgan güçler, bu savaşta Türklerin kolay lokma olmadıklarını anlamışlardır.

Çanakkale direnişi M. Kemal de için büyük deneyim olmuş, Anadolu halkına güvenini kazanmış, Anadolu halkı da bu zaferle kendisine karşı olan güveni inşa etmiş, bu duygularla kurtuluş savaşının temelleri de atılmıştır. Bizim ülkemiz ve milletimiz için bu gelişmelere neden olan Çanakkale savaşı 1917 Rus Bolşevik devriminin de kolaylaştıran nedenler arasındadır. İngiltere ve Fransa Çarlık ordusuna yardım ulaştıramadığı için devrim daha kolay yapılmıştır.

Burada bu destansı direnişi yapanları, bu uğurda şehit düşenleri saygıyla, rahmetle, şükranla anıyor, böyle anları Allah bir daha yaşatmasın diliyorum. Yaşanması halinde atalarımıza verdiği direnme ruhunu, mücadele azmini,  vatan için ölebilme cesareti bize de versin dileğiyle saygılarımla, selamlarımla sağlıkla kalın.

Atalarımız birlik içinde saldırgan emperyalistlere karşı savaştı, bizde barış ve birlik içinde mutlu yaşayalım. Fikri Adil

Kayanaklar:

M. Akif Ersoy- Safahat- M.E.B

İlber Ortaylı- Türkiye’nin Yakın Tarihi- Timaş

Oral Sander – Siyasi Tarih İlk Çağdan 1918 e- İmge yayıncılık