|
|
|
Genç Yazarlarımız |
|
Reklam |
İMAN ETMEDİKCE CENNETE GİREMEZSİNİZ, BİRBİRİNİZİ DE SEVMEDİKCE İMAN ETMİŞ OLAMAZSINIZ!
H.z. Muhammed
Adrese Git |
|
|
|
Vatandaşın Parasıyla Kamu Saltanatı |
KAMU SAVURGANLIĞI
(İsraf Haramdır, Gösteriş İse Kıskançlığa ve Fitneye Neden Olur.)
Araba markamızın ve modelimizin olmadığını, buradaki üretimin ise, yabancı yatırımlarla ve anlaşmalarla gerçekleştirildiğini biliyoruz, yöneticilerimiz de biliyor olmalı… Arabadan bahsediyorum, kamuda araba saltanatından bahsediyorum… Dünyanın en çok araba üreten ülkelerinden biri olan Japonya’da, devletin elindeki makam aracı sayısının çok sınırlı olduğunu, neredeyse bizim 20 de biri kadar olduğunu söylesem inanırmısınız, inanmazsınız, neden o kadar uçmuşuz ki… İnanılmaz noktalardayız, artık gerçekleri bile kabul edemiyoruz… Sonra uçak sayısına, savurganlığına bakalım mı? 11 uçak, 3 helikoptere sahip Başbakanlık hava filosu 2016 yılında toplam 2 bin 575 saat uçuş gerçekleştirdi. Kurumun 2015 raporunda uçakların bakım masraflarının 25 milyon 900 bin TL olduğu belirtildi. Şimdi bu rakamlar, bu alanda da savurganlığı anlatmaya yetiyor mu?
Araba üretme, uçak üretme ama en çok makam aracı ve uçağı sen de olsun, buna ne derler, savurganlık denir…. Bina kiralama giderlerine bakalım mı? Bakmasak daha iyi olur iyice uçuk rakamlar var… Hatta bir kaç yıl içinde o binaları o rakamlarla yaparsınız bile… ayrıca aynı binayı özel sektör kiralar 10 liraya kamu kiralar 20 liraya, anlamış değilim… Maaşlar ballı mı, ballı, bir uzman olsam, ne uzmanı olduğumu ben de bilmiyorum sadece bodrom da yazsa, maaş balı mı, ballı olsa… Taşeronun işçiler çalışsa, ben yatsam onların iki katı maaş alsam, olur mu kamu da çalışıyorsanız olur… Neden olur hazineyi dağıtmak modadır da ondan olur. Şimdi zengin ülkelere akıyoruz ne araba savurganlığı var, ne uçak üstelikte üretmelerine rağmen… Her köşeye bir makam da üretilerek maaşa bağlı eş dost da oralarda göremezsiniz… Bana kalırsa terör kadar önemli bir sorun kamu savurganlığı, hatta ekonomik terör diye bir kavram atalım ortaya belki tutar… Terör nedir toplumsal düzeni bozmaktır, savurganlık toplumsal düzeni bozar mı, bozar? Şimdi kısa bir araba karşılaştırması veya savurganlığı ile yazıyı bitirelim, benim derdim sadece bir fikir oluşturmak, gerisini siz araştırın, doğru, yanlış eksik olabilirim…
“Türkiye’de kiralama usulü hariç devlete ait 193 bin 425 adet resmi araç bulunduğu, bu rakam her sene 3-5 bin artar… Ekonomik olarak bizi üçe beşe katlayan ülkelere baktığımız da, üstelik bu ülkeler araba da üreten ülkeler olmasına rağmen, bizim araba sayımızın 20 de bir kara arabaya sahipler… Adamlar zengin gibi davranmıyorlar, biz zengin değiliz zengin gibi davranıyoruz…
Türkiye resmi araç sayısıyla dünyanın en zengin ve gelişmiş ülkelerinden Almanya ve Japonya’yı 20’ye katlıyor. Bu lüks araçların çoğu da hizmet yerine makam aracı olarak kullanılıyor. Böylesi büyük bir israfa rağmen bakıyoruz ki bu da yetmiyor ve devlet binlerce araç kiralama yoluna gidiyor.
193 bin makam aracının yakıt, bakım, şoför giderlerini düşünebilirmisiniz, bana kalırsa kira ve arabadan tasarruf yapılsa 3-4 yıla kalmaz kendi arabamızı yapacak ekonomik kaynak yaratabiliriz… Ha nerede kaldı elektrikli araba, bazı toplumlar cayır, cayır üretiyor, biz yine mi yaya kalacağız, yada onların ürettiklerine bineceğiz? Allah önce yöneticilerimize, sonra bize akıl fikir versin bu tür savurganlıkları görelim…
193 bin araç yetmiyormuş gibi bir de binlerce lüks ve şatafatlı araç kiralama yoluna gidiyoruz, bazı araç sahipleri iki, üç yılda araba bana bedavaya geliyor diyor… 3 yıl içinde arabanın devlete, dolayısıyla vatandaşa maliyeti bir araba fiyatı… Almanya ve Japonya yı düşünelim hem araba üretiyor, hem araç sayısı sınırlı, hem de vatandaşına daha iyi bir kamu hizmeti götürüyorlar… Biraz düşünme, biraz tasarruf, biraz planlama ile onların yöntemleriyle bu alandaki savurganlığı önleyebiliriz… Kamunun her giderini vatandaş karşılıyor, ödediği cezalarla, ödediği vergilerle, kısacası vatandaşımız kendi yemiyor, içmiyor, binmiyor kamu yöneticileri ve çalışanlarına yediriyor, içiriyor, bindiriyor… Aaa lojman saltanatını, toplu ulaşımdaki bedavacı kamu çalışanlarını daha söylemedik bile… Her neyse, yazı çok uzadı, kısa kes tıraşı…
Hey vatandaş, bu kamunun lüks harcamalarını sen karşılıyorsun, hey kamu yöneticisi arkadaş, vatandaşın parasını israf etme, yapacaksan hovardalık kendi maaşınla yap… H.Z Ömer’in Kendi işini görürken kendi mumunu yaktığını, devletin işini görürken devletin mumunu yaktığını anlata anlata, bizim oylarımızla iktidara gelen İktidar partisi (AKP) yöneticilerine, bu rivayeti hatırlatır, durumun vahametini bildirir, vatandaşlar adına bu savurganlığın önlenmesini rica ederim… Selam ve Saygılarımla…
Mesut Görmez –2.8.17 – vatandasfikri.com
Kaynak: http://www.milliyet.com.tr/yazarlar/abbas-guclu/makam-araci-saltanati--1696393/
|
|
|
Bu Üyenin Diğer Yazıları |
|
|
|
Reklam |
“Din lüzumlu bir müessesedir. Dinsiz milletlerin devamına imkân yoktur."
M.Kemal Atatürk
Adrese Git |
|